8. Hukuk Dairesi Esas No: 2011/4520 Karar No: 2012/1141 Karar Tarihi: 23.02.2012
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2011/4520 Esas 2012/1141 Karar Sayılı İlamı
8. Hukuk Dairesi 2011/4520 E. , 2012/1141 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil
... ile ... aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair Çamardı Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 09.06.2011 gün ve 76/62 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı ... vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı vekili, hibe ve eklemeli kazanmayı sağlayan zilyetlik nedenlerine dayanarak 163 ada 25 parsel kapsamında kalan yaklaşık 8 dönümlük taşınmaz bölümünün tapu kaydının iptaliyle vekil edeni adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne, 163 ada 25 parsel kapsamında kalan ve teknik bilirkişinin 07.04.2011 tarihli rapor ve krokisinde A harfi ile gösterilen 8224,89 m²lik yerin tapu kaydının iptaliyle davacı adına tapuya tesciline karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava konusu 163 ada 25 parsel kadastro çalışmaları sırasında ham toprak niteliğiyle ... adına tespit görmüş olup, yüzölçümü 433376,34 m² dir. Bu büyüklükteki bir taşınmaz içerisinden 8224,89 m²lik bir yerin zilyetlikle kazanılması için sınırlarının belirli olması ve tespit tarihine kadar 20 yıllık zilyetlik süresinin geçmesi gerekir. Kural olarak ham toprak niteliğiyle tespit ve tescil edilen yerlerin, imar ve ihyaya muhtaç yerlerden olduğunun kabulü gerekir. Taşınmazın yüzölçüm büyüklüğü gözönünde tutulduğunda, nitelik konusunda duraksama söz konusudur. Bu nedenle, bir arazinin kullanım süresi ve niteliği ile üzerinde imar, ihya işlemlerinin tamamlandığı tarihi en iyi belirleme yöntemi hava fotoğraflarıdır. Bu konuda sağlıklı bir yargıya ulaşmak için kadastro tutanağının düzenlendiği 13.08.2001 tarihinden geriye doğru 20-25 yıl öncesine ait (1976-1981 yılları arası) ölçekli stereoskopik hava fotoğraflarının dosyada yer almış olması ve bu fotoğrafların stereoskopla incelenmesi gerekir. Ayrıca, stereoskopik çift hava fotoğrafı, bir stereoskop altında incelenirse arazinin üç boyutlu görüleceği, taşınmazın sınırlarının belirleneceği ve bu amaçla ekilemeyen bakir alanların net bir biçimde tespitinin yapılabileceği bilinmelidir. Mahkemece uyuşmazlığın net bir biçimde çözüme kavuşturulabilmesi için gerekli bulunan hava fotoğraflarından yararlanılmamıştır. Mahkemece yapılacak iş; ziraat mühendisi bilirkişiden taşınmazın niteliğiyle ilgili görüş, kadastro fen elemanı bilirkişiden de taşınmazın yeri ve yüzölçümünü gösterir kroki ve rapor alındıktan sonra; jeodezi ve fotoğrametri uzmanı marifetiyle taşınmaza ilişkin olarak kadastro tutanağının düzenlendiği 13.08.2001 tarihinden geriye doğru 20-25 yıl öncesine ait ve iki ayrı tarihte çekilmiş stereoskopik çift hava fotoğraflarının getirtilip stereoskop aletiyle yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda üç boyutlu olarak incelemesi yaptırılarak taşınmazın niteliğinin ve ne zaman kullanılmaya başlandığının belirlenmesine çalışılması gerekir. Şahit ve bilirkişi sözleri ilmi esaslara göre hazırlanan bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli, taşınmaz üzerinde imar-ihya işlemlerine başlandığı ve tamamlandığı tarih ile tarımsal amaçlı zilyetlik başlangıç tarihi ayrı ayrı belirlendikten sonra iddia ve savunma çerçevesinde değerlendirilme yapılarak karar verilmelidir. Eksik incelemeyle karar verilemez. Davalı ... vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile yerel mahkeme hükmünün 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 23.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.