16. Hukuk Dairesi 2016/17071 E. , 2020/1868 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
KANUN YOLU : TEMYİZ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu, ... Köyü çalışma alanında bulunan 104 ada 261 parsel sayılı 1.458,44 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... ve iştirakleri adına tespit ve tescil edildikten sonra, 07.12.2012 tarihinde kamulaştırma nedeni ile ifraz edilerek 104 ada 336 parsel numarasıyla 915,72 metrekare yüzölçümlü olarak malikleri adına tescil edilmiştir. Davacı ... ve arkadaşları, irsen intikal, satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, taşınmazın 2/3 payının tapu kaydının iptali ve miras payları oranında adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacılar ..., ..., ... ve ..., dava konusu taşınmazı, murisleri ... ile ... ve..."nun birlikte satın aldıklarını ve İsmail"in payını murislerine sattığını iddia ederek, taşınmazın 2/3 payının tapu kaydının iptaliyle murisleri ... mirasçıları adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır. Açıklanan haliyle davacıların, elbirliği mülkiyetine konu kök muris ... Kalemoğlu terekesi adına dava açtıklarının kabulü gerekir. Elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi bulunan bir terekede, terekeye ilişkin tüm tasarruf işlemlerinin, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu"nun 640. ve 702. maddeleri uyarınca, tüm mirasçılar tarafından birlikte yapılması zorunlu olup, tasarrufi işlem niteliğindeki davanın da, tüm mirasçılar tarafından birlikte açılması gerekir. Bir mirasçının, özellikle acele hallerde miras şirketinin menfaatini korumak için, bütün mirasçılar adına, yalnız başına dava açması mümkün ise de, bu şekilde açılan bir dava, tüm mirasçıların katılımı sağlanmadan yürütülemez. Bu halde, diğer mirasçıların da davaya katılımlarının sağlanması, muvafakatlerinin alınması veya terekeye temsilci tayin ettirilmesi gerekir. Davanın esası hakkında değerlendirme yapılabilmesi için taraf ehliyetinin bulunması dava şartı olup, bu hususun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 114/1-d maddesi gereğince mahkemelerce re"sen gözetilmesi zorunludur. Somut olayda, elbirliği halinde taşınmaza paydaş olanlardan ..., ..., ... ve ... davayı açmış olup, ... Kalemoğlu"nun diğer mirasçılarının davaya muvafakati sağlanmamıştır. Her ne kadar ... Kalemoğlu"nun mirasçılarından Yüksel, Adile, Mustafa, Abdurrahman, Gülay ve Songül davalı olarak gösterilmiş ve Uğur Kalemoğlu da davalı olarak davaya dahil edilmişse de, adı geçenlerin davaya muvafakat ettiklerine dair beyanları bulunmadığından, dava şartının yerine getirildiğinden söz edilemez.
Hal böyle olunca; Mahkemece öncelikle, davacılara diğer mirasçıların davaya katılımlarının sağlanması ya da muvafakatlerinin alınması veya terekeye temsilci tayin ettirilmesi için yöntemine uygun şekilde süre ve imkan verilmeli, verilen süre içerisinde aktif dava ehliyetindeki eksikliğinin giderilmesi halinde, işin esasına girilerek toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle, sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece, bu hususlar göz ardı edilerek yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
11.06.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.