18. Ceza Dairesi 2015/10311 E. , 2016/4039 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
KATILAN SANIKLAR : ..., ..., ...
SUÇ : Hakaret, kasten yaralama
HÜKÜM : Ceza verilmesine yer olmadığı, beraat
TEMYİZ EDENLER : O Yer Cumhuriyet Savcısı, katılan sanık Nagehan Ö., katılan sanıklar ... ve ... müdafii
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, katılan sanıklar ... ve ... müdafiinin bu sanıklar yönünden temyiz isteğinin vekâlet ücretine hasredildiği belirlenerek yapılan incelemede:
1- Sanık ... hakkında hakaret suçunun karşılıklı olarak işlenmesi nedeniyle ceza verilmesine yer olmadığı kararına yönelik katılanlar ... ve ... vekilinin temyiz iddiaları yerinde görülmediğinden tebliğnamedeki isteme uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
2- Katılan sanık ... hakkında kasten yaralama suçundan kurulan hükmün temyizinde; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanık yararına, CMK"nın 324/1 ve karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/5. maddeleri uyarınca vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı ve sanık ... müdafiinin temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılık yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, 5320 sayılı Yasanın 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca temyiz edilen kararın açıklanan noktası, tebliğnameye kısmen uygun olarak, hüküm fıkrasına "Beraat eden sanık ... kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 2. bölümüne göre 600 TL maktu vekâlet ücretinin Hazineden alınarak sanığa verilmesine" ibaresinin eklenmesi biçiminde HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
3- Sanık ... hakkındaki hükmün temyizine gelince;
a- Katılan ...’in aşamalardaki beyanlarında sanığın kendisine vurduğunu aktarması, mobese kameralarından alınan ve olayın görüntülerinin bulunduğu CD’nin bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen rapordan “…cismi aracın içerisine koymak isterken bayan şahsın cismi şahsın elinden almak istediğinde itişme ve arbedenin çıktığı…”nın anlaşılması, katılanın suç tarihinde düzenlenen adli raporunda BTM ile giderilebilecek şekilde yaralanmış olduğunun, 11.01.2010 tarihli raporunda “sağ popliteal bölgede hassasiyet” tespit edilmiş olması ve 23.03.2012 tarihli Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığının raporunda arızasının BTM ile düzelebilir nitelikte olduğunun belirtilmesi karşısında, olayın çıkış nedeni ve gelişmesi değerlendirilip, dosyadaki mevcut deliller tartışılarak hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, “mağdur ..."in basit tıbbi müdahele ile giderilebilir şekilde yaralandığına ilişkin raporu mevcut ise de, mağdurdaki yaralanmayı sanığın meydana getirdiğine dair sanığın cezalandırılmasını gerektirir her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğinden” şeklindeki gerekçeyle beraat kararı verilmesi,
b- Kabule göre de; beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanık yararına, CMK"nın 324/1 ve karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/5. maddeleri uyarınca vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı ve O Yer Cumhuriyet Savcısı, katılan ... ile sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki isteme uygun olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 02.03.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.