20. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/9760 Karar No: 2015/9067
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/9760 Esas 2015/9067 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2015/9760 E. , 2015/9067 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasında ... Asliye Hukuk ve ... Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, davalı ile aralarında sözleşme ve abonelik ilişkisi bulunmadığı iddiasıyla açılan menfi tespit davasıdır. Asliye hukuk mahkemesince, taraflar arasındaki uyuşmazlığın 4077 sayılı Kanun kapsamında kaldığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Tüketici mahkemesi tarafından ise, davacı tarafından davalı ile sözleşme imzalanmadığının ileri sürüldüğünden taraflar arasında sözleşme ilişkisi bulunmadığı ve bu nedenle uyuşmazlığın tüketici işleminden kaynaklanmadığı gerekçesi ile karşı görevsizlik kararı verilmiştir 4822 sayılı Kanun ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde kanunun amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde "Bu Kanun, 1 inci maddede belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar." hükmüne yer verilmiştir. Kanunun 3. maddesinde "Tüketici: Bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişi" şeklinde tanımlanmıştır. Bir hukukî işlemin 4077 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için kanunun amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukukî işlemin olması gerekir. Somut olayda; davacının, davalı ile aralarında bir sözleşme ve abonelik ilişkisinin hiç kurulmadığı ve üyelik adresi olarak bildirilen adreste hiç bulunmadığı iddiasıyla, borçlu olmadığının tespiti istemiyle menfi tespit davası açtığı, davalı tarafın davacı ile aralarında düzenlendiği ileri sürülen sözleşme asılları sunduğu, davacı vekilinin duruşmada sözleşme ve altındaki imzanın müvekkiline ait olmadığını ileri sürdüğü, davacı tarafça davalı ile aralarında herhangi bir sözleşme bulunmadığı ileri sürülmüş ise de, uyuşmazlığın temelinin, sözleşmenin taraflarca düzenlenip düzenlenmediği ve sözleşme altındaki imzanın davacıya ait olup olmadığının belirlenmesine bağlı olduğu, ileri sürülen iddia, savunma ve dosya kapsamından taraflar arasındaki ilişkinin tüketici işlemi olduğu anlaşıldığından uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülerek çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK"nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... Tüketici Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 13/10/2015 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.