MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5846 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Sanığın askerde olması nedeniyle ev adresine yapılan 17/10/2007 tarihli gıyabi karar tebligatının usulsüz olduğu ve bu nedenle hükmün kesinleşmediği, dolayısıyla sanığın denetim süresi içerisinde yeni suç işlediğinden bahisle TCK"nın 51/7. maddesi uyarınca erteli cezanın infazına ilişkin 03/09/2013 tarihli kararın hukuki değeri bulunmadığından, sanığın hükmü öğrendiği 16/09/2013 tarihi itibariyle verdiği itiraz dilekçesinin temyiz dilekçesi olarak kabulüyle yapılan temyiz incelemesinde;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,
Zamanaşımını kesen son işlem olan mahkumiyet tarihi ile temyiz inceleme tarihi arasında, lehe olan 5237 sayılı TCK’nın 66/1(e) maddesinde öngörülen zamanaşımının gerçekleşmesi nedeniyle, sanığın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 Sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, aynı Kanun’un 322.maddesi uyarınca, sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5271 Sayılı CMK"nın 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE, dava konusu bandrolsüz ürünlerin TCK"nın 54. maddesi gereğince MÜSADERESİNE, 29/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.