Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/6773 Esas 2016/7580 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/6773
Karar No: 2016/7580
Karar Tarihi: 21.06.2016

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/6773 Esas 2016/7580 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/6773 E.  ,  2016/7580 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın husumet nedeniyle reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili, müvekkiline yangın sigorta poliçesi ile sigortalı iş yerinin, 25.02.2011 tarihinde apartmanın tıkanan ortak pis su giderinin açılmaya çalışılması sırasında su basması sonucunda hasara uğradığını, sigortalıya 2.024 TL hasar bedeli ödendiğini belirterek, ödenen bedelin 01.04.2011 ödeme tarihinden itibaren yasal faiziyle rücuen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı davaya cevap vermemiştir.
    Mahkemece; davalı ..."in binanın maliki, yöneticisi, intifa veya oturma hakkı sahibi olup olmadığının tespit edilemediği ve davacı tarafça da ispatlanamadığı gerekçesiyle, davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, işyeri sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir.
    Kat Mülkiyeti Kanununun 18. maddesi gereğince kat malikleri, gerek bağımsız bölümlerini, gerek eklentileri ve ortak yerleri kullanırken doğruluk kaidelerine uymak, özellikle birbirini rahatsız etmemek, birbirinin haklarını çiğnememek ve yönetim planı hükümlerine uymakla, karşılıklı olarak yükümlüdürler. Kat Mülkiyeti Kanununun 20/1-b maddesine göre de; kat malikleri ana gayrimenkulün sigorta primlerine ve bütün ortak yerlerin bakım, koruma ve onarım giderleri ile yönetici aylığı gibi diğer giderlere ve ortak tesislerin işletme giderlerine ve giderler için toplanacak avansa kendi arsa payı oranında katılmakla yükümlüdür. Yine aynı Yasanın 38. maddesine göre, yönetici, kat maliklerine karşı aynen bir vekil gibi sorumludur.
    Davacı vekili, davalı ..."in apartman yöneticisi olduğunu iddia ederek, apartman karar defteri sureti ibraz etmiştir. Öte yandan dosyaya getirtilen tapu kayıtlarına göre, davacıya sigortalı konutun yer aldığı ana taşınmazda kat irtifakı kurulu ve davalı ..."in kat maliki olduğu anlaşılmaktadır.
    Bu durumda, mahkemece, apartman karar defteri getirtilerek, davalının yönetici olup olmadığının tespiti, davalının yönetici olmaması durumunda diğer kat maliklerini davaya dahil etmek üzere davacı vekiline süre verilerek taraf teşkili sağlandıktan sonra yargılamaya devam edilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetli olmamıştır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 21.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.