8. Hukuk Dairesi 2018/4212 E. , 2019/11639 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Ecrimisil
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
KARAR
Davacı vekili, dava konusu 3553 ada 116 parsel numaralı 13.480,00 metrekare alanlı taşınmazın, vekil edeni tarafından oluşturulan uzlaşma komisyonu ile taşınmazın malikleri arasında imza edilen uzlaşma tutanağı ile ve satın alma usulü ile kamulaştırıldığını, yapılan uzlaşmaya ve imza edilen tutanağa göre taşınmazın metrekaresine 185,00 TL bedel ödenmesinin kararlaştırıldığını, sonrasında taşınmazda paydaş olan maliklere paylarına karşılık gelen kamulaştırma bedellerinin ödendiğini ve taşınmazın müvekkili adına tapuya tescil edildiğini davalının da uzlaşmayı kabul etmesine ve tutanağa imza atmasına rağmen taşınmazı tahliye etmeyip taşınmaz üzerindeki İmes Dekorasyon adlı işyerinde ticari faaliyetlerine devam ettiğini, kendisine yapılan uyarılara rağmen taşınmazı boşaltmayan davalıya karşı, ... 5. İcra Müdürlüğü’nün 2011/6310 Esas sayılı dosyası ile taşınmazın tahliyesi ve teslimi için icra takibi yapıldığını, takibin kesinleşmesi üzerine 20.03.2012 tarihinde tahliye için taşınmazın bulunduğu mahale gidildiğinde düzenlenen aynı tarihli haciz tutanağından anlaşılacağı üzere davalının haciz tarihinden üç-dört gün önce taşınmazı tahliye ettiğinin tespit edildiğini açıklayarak, 02.03.2010 tarihinden, 15.03.2012 tarihine kadar fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere 9.888,00 TL ecrimisilin, dönem sonlarından itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı davaya cevabında, taşınmazın sadece arazisinin kamulaştırıldığını, üzerindeki yapıların kamulaştırılmadığını, kamulaştırma yapan davacı yetkililerinin taşınmaz üzerinde bulunan ve kendisine ait olan yapının bedelinin de kendisine ayrıca ödeneceğinin söylenmesine rağmen yapı bedelinin ödenmediğini, kendisine tahliye için icra takibi yapılması üzerine taşınmazı tahliye ettiğini, sonrasında davacı üniversite aleyhine kendisine ait olan yapının inşaat bedelinin tespiti için ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/5 D İş dosyasında tespit yaptırdığını, ayrıca ... 7. Asliye Hukuk Mahkemesinde yine davacı aleyhine dükkanının yapı değerinin kendisine ödenmesi için alacak davası açtığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulü ile 9.888,00 TL ecrimisilin 5.040,00 TL"sinin 02/03/2011"den itibaren, artan 4.848,00 TL"sinin 02/03/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, çaplı taşınmazda paydaş olmayanlar arasında ecrimisil talebine ilişkindir.
1. Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Davalının ecrimisilin başlangıç tarihine ilişkin temyiz itirazlarına gelince; davacı idare taşınmaz malikleriyle uzlaşma suretiyle yaptığı kamulaştırma sonucunda dava konusu taşınmazın tapu kaydına göre 12.08.2010 tarihinde taşınmaza malik olduğuna göre, bu tarih başlangıç kabul edilerek (esas alınarak) tespit edilecek ecrimisile hükmedilmesi gerekirken, yanılgıya düşülerek daha önceki tarihin (02.03.2010 tarihinin) esas alınarak yazılı şekilde ecrimisile hükmedilmesi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulüne, usul ve yasaya aykırı olan hükmün 6100 sayılı HMK"nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, davalının sair temyiz itirazlarının (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle reddine, HUMK"un 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 23.12.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.