11. Ceza Dairesi 2020/1128 E. , 2020/3635 K.
"İçtihat Metni"
Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’nün 24/02/2020 tarih ve 2019/12581 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 28/02/2020 tarih ve KYB-2020/27501 sayılı ihbarname ile;
Resmi belgede sahtecilik suçundan şüpheli Sabriye Kan hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 28/11/2018 tarihli ve 2017/98862 soruşturma sayılı ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik yapılan itirazın kabulü ile anılan kararın kaldırılmasına ilişkin mercii İzmir 3. Sulh Ceza Hâkimliğinin 13/05/2019 tarihli ve 2019/405 değişik iş sayılı kararının "1-Müşteki vekilinin 28/09/2017 tarihli şikâyet dilekçesi ile şüpheli tarafından icra takibine konulan bono altındaki imzanın müştekiye ait olmayıp imzası taklit edilmek suretiyle sahte olarak düzenlendiğini iddia etmesi üzerine başlatılan soruşturmada, Cumhuriyet savcılığı tarafından aldırılan 06/11/2018 tarihli bilirkişi raporunda, şikâyete konu bonoda atılı bulunan iki adet borçlu imzasının müştekinin eli ürünü olduğunun tespit edildiği, Cumhuriyet savcılığınca anılan bilirkişi raporu gerekçe gösterilerek ek kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği, bu karara karşı yapılan itiraz üzerine merciince, anılan bilirkişi raporunun 7. maddesinde belirtilen, "inceleme konusu belgelerde bulunan yazıların ve rakamların şüpheli Sabriye KAN"a ait olup olmadığı hususunda bir kanaate varabilmek için şüpheliye huzurda belge asıllarında bulunan yazıların ve rakamların huzurda bol miktarda yazdırılarak elde edilecek olan istiktap tutanağının incelememe tevdii edilmesi gerektiği" şeklindeki eksiklik giderilmeden ek kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildiğinden bahisle anılan eksiklik tamamlandıktan sonra bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle itirazın kabulü ile ek kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kaldırılmasına karar verilmiş ise de; şikâyet dilekçesinde müşteki vekilinin açık bir şekilde bono üzerindeki imzanın müştekiye ait olmadığını belirtmesi üzerine yaptırılan bilirkişi incelemesinde, iddiasının aksine bono üzerindeki iki adet imzanın müştekiye ait olduğu tespit edilerek anılan hususun açıklığa kavuşturulması karşısında, müştekinin iddiası ile ilgisi bulunmayan bono üzerindeki diğer yazı ve rakamların kimin elinin ürünü olduğunun tespitinin somut soruşturma dosyasına bir fayda sağlamayacağının açık olduğu nazara alınarak itirazın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde itirazın kabulüne karar verilmesinde,
2-Kabule göre de, İzmir 3. Sulh Ceza Hâkimliğince, Cumhuriyet savcılığınca eksik soruşturma yürütüldüğünden bahisle yapılan itirazın kabulü ile anılan kararın kaldırılmasına karar verilmiş ise de, esasen bu kararın soruşturmanın genişletilmesi anlamına geldiği, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 6545 sayılı Kanun"un 71. maddesi ile değişik 173/3. maddesinde yer alan, “Sulh ceza hâkimliği, kararını vermek için soruşturmanın genişletilmesine gerek görür ise bu hususu açıkça belirtmek suretiyle, o yer Cumhuriyet başsavcılığından talepte bulunabilir; kamu davasının açılması için yeterli nedenler bulunmazsa, istemi gerekçeli olarak reddeder...” ile aynı Kanun’un 173/4.maddesindeki “Sulh ceza hâkimliği istemi yerinde bulursa, Cumhuriyet savcısı iddianame düzenleyerek mahkemeye verir.” şeklindeki düzenleme karşısında, soruşturmanın genişletilmesi kararı verilmesi hâlinde Cumhuriyet savcılığından talep edilen hususlarla ilgili eksiklikler giderildikten sonra itirazla ilgili bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, doğrudan ek kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın ortadan kaldırılmasına yönelik olarak yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden” bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca, bozulması istenilmiş olmakla,
Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
İncelenen dosya içeriğine göre; kanun yararına bozma istemine atfen düzenlenen ihbarnamedeki (1) numaralı düşünce yerinde görüldüğünden, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 28/11/2018 tarih ve 2017/98862 Soruşturma sayılı ek kovuşturmaya yer olmadığına dair kararına karşı yapılan itirazın kabulüne ilişkin merci İzmir 3. Sulh Ceza Hakimliği’nin 13/05/2019 tarihli 2019/405 Değişik İş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK"nin 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA; kararın niteliğine göre (2) numaralı istem hakkında karar verilmesine yer olmadığına, müteakip işlemlerin mahallinde takdir ve ifasına, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 29.06.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.