MAHKEMESİ :İş Mahkemesi


DAVA: Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, fazla mesai, yıllık izin ile ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, müvekkilinin davalı işyerinde 01.10.2005 tarihinde kaliteci olarak çalışmaya başladığını, 13.11.2009 tarihine kadar çalışmaya devam ettiğini, ödenmeyen Ağustos-Eylül-Ekim ücretlerini isteyince hakaret edildiğini, kolundan tutularak kovulduğunu ileri sürerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti, yıllık izin ücreti ile ücret alacağının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacı ve iki arkadaşının 13.11.2009 da işyerini izinsiz terk ettiklerini, iş aldıkları firmanın nevresim takımlarını hatalı olduğundan iade ettiğini, hataların giderilerek iadesi için işçi çalıştırıldığı ve şirketin zarara girdiğini, davacı ve arkadaşlarının bunu kasıtlı yaptıklarını beyanla davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
2-Taraflar arasında iş sözleşmesinin ne şekilde feshedildiği konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davacının davalı tarafından ödenmeyen 2009 yılı Ağustos, Eylül, Ekim ve Kasım ayı ücretlerinin ödenmesini talep ettiği, davalının ücretleri ödemekten kaçınarak davacıyı işten çıkardığı,bu itibarla davacının ihbar ve kıdem tazminatlarına hak kazandığı sonucuna ulaşılmış ise de; mahkemenin bu kabulü dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Şöyle ki, davacı işçi her ne kadar işverence işten çıkarıldığını iddia etmiş ise de, dosya kapsamına sunulan ancak mahkemece değerlendirilmeyen 16.11.2009 tarihli ihtarnamede davacının; ""2009 Yılı Ağustos, Eylül, Ekim aylarına ait ücretlerinin ve fazla mesai paralarının bugüne kadar ödenmediğini, bu nedenle iş akdini İş yasasının 24. maddesi gereğınce tek taraflı olarak fesih ettiğini"" beyan ettiği görülmektedir. Dosya kapsamından davacının ödenmemiş ücret ve fazla mesai alacakları olduğunun anlaşılmasına göre, davacının ücretlerinin ödenmemesi sebebiyle eylemli olarak iş sözleşmesini kendisinin feshettiği anlaşılmaktadır. İş sözleşmesini haklı da olsa fesheden taraf ihbar tazminatına hak kazanamaz. İş sözleşmesi davacı tarafından feshedildiğinden davacının ihbar tazminatı isteğinin reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 03.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.