Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/719
Karar No: 2021/1995
Karar Tarihi: 27.04.2021

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2021/719 Esas 2021/1995 Karar Sayılı İlamı

15. Hukuk Dairesi         2021/719 E.  ,  2021/1995 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hüküm süresi içinde taraf vekillerince duruşmalı olarak temyiz edilmiş ise de miktar itibariyle kesinlik sınırının altında kaldığından duruşma istemi reddedilerek incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    K A R A R -
    Davacı vekili, kooperatifin üyesi olan davalının üyelik aidatlarını ödemediğini, bu kapsamda 1.185,00 TL asıl alacak ve 8.353,00 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 9.358,00 TL alacağın tahsili amacıyla aleyhinde başlatılan icra takibine karşı haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, kooperatif ile üyelik ilişkisi kalmadığından talep edilen aidattan sorumlu tutulamayacağını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davanın reddine dair verilen karar davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 23. Hukuk Dairesinin 12.03.2015 tarihli ve 2014/6357 Esas, 2015/1567 Karar sayılı ilamıyla davacının, kooperatif üyeliğinin dava dışı İclal Tosik"e devrine ilişkin 10.08.1999 tarihli dilekçesi üzerine kooperatifçe ne işlem yapıldığı, bu dilekçeye rağmen davacının kooperatif genel kurullarına katılıp katılmadığı, üyesi sıfatıyla kooperatif ile yazışmalar yapıp yapmadığı, açıkça ya da zımnen kooperatif üyesi olarak davacı kooperatif ile irtibata geçip geçmediği, söz konusu başvurusuna rağmen üyelik iradesini devam ettirip ettirmediği hususlarında ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli rapor alınıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda; davalının, dava dışı ..."ın hissesini devralmak suretiyle davacı kooperatife ortak olduğu, devraldığı ortaklığa ait taşınmazı, dava dışı ..."e satmasına karşılık ortaklık devrinin gerçekleşmediği, taşınmazın satıldığı 1999 yılından sonra da ortaklık ilişkisinin devam ettiğine dair emarelerin mevcut olduğu, bu haliyle davacı kooperatifin parasal yükümlülükler yönünden davalıyı muhatap almasında bir usulsüzlük bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili ve katılma yoluyla davacı vekili temyiz etmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2-Dava, aidat alacağının tahsili istemiyle başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı tarafça, davalının asıl alacak ve işlemiş faizin tamamına yönelik itirazının iptali istenmiş ancak sadece asıl alacak miktarı üzerinden harç yatırılmış, mahkemece takip öncesi, işlemiş faize ilişkin itirazın iptali istemi yönünden nispi harç alınmamıştır. Bu tür davalar, 492 sayılı Harçlar Kanunu"nun 16. maddesi uyarınca nispi harca tabidir. Bu durumda, mahkemece, işlemiş faiz miktarı üzerinden hesaplanacak harcın ikmal ettirilmesi zorunludur. 492 sayılı Harçlar Kanunu"nun 32. maddesi uyarınca yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe, müteakip işlemler yapılamaz.Bu durumda mahkemece, dava konusu edildiği halde harcı yatırılmayan işlemiş faiz tutarı ile ilgili harcı tamamlamak üzere davacı vekiline Harçlar Kanunu"nun 30. maddesi uyarınca süre verilmesi, harç ikmal edildiğinde, yargılamaya devam edilmesi, aksi halde harcı yatırılmayan işlemiş faiz tutarı ile ilgili dosyanın işlemden kaldırılması, yenilenmemesi halinde bu tutara yönelik davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekirken, eksik harçla yargılamaya devam edilerek hüküm kurulması doğru olmamıştır.
    3-6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 88. maddesinin, "Faiz ödeme borcunda uygulanacak yıllık faiz oranı, sözleşmede kararlaştırılmamışsa faiz borcunun doğduğu tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre belirlenir. Sözleşme ile kararlaştırılacak yıllık faiz oranı, birinci fıkra uyarınca belirlenen yıllık faiz oranının yüzde elli fazlasını aşamaz." hükmünü içermesinin yanı sıra, temerrüt faizine ilişkin 120. maddesinde de aynen; "Uygulanacak yıllık temerrüt faizi oranı, sözleşmede kararlaştırılmamışsa, faiz borcunun doğduğu tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre belirlenir. Sözleşme ile kararlaştırılacak yıllık temerrüt faizi oranı, birinci fıkra uyarınca belirlenen yıllık faiz oranının yüzde yüz fazlasını aşamaz. Akdî faiz oranı kararlaştırılmakla birlikte sözleşmede temerrüt faizi kararlaştırılmamışsa ve yıllık akdî faiz oranı da birinci fıkrada belirtilen faiz oranından fazla ise, temerrüt faizi oranı hakkında akdî faiz oranı geçerli olur." düzenlemesine yer verilmiştir. Takip talebinde genel kurulda kararlaştırılan aylık %15 oranında faiz talebinde bulunulmuş ve mahkemece hükümde bu faiz oranı gözetilmeksizin itirazın iptaline ve takibin devamına karar verilmiştir. Bu durumda mahkemece, 1.185,00 TL asıl alacak yönünden TBK"nın 120. maddesi uyarınca takip tarihinden sonra yasal faiz oranının yüzde yüz fazlası üzerinden işleyecek faize hükmedilmesi gerekirken bu husus gözetilmeden takibin devamına karar verilmesi doğru olmamıştır.Öte yanda, davacı kooperatifin unvanı, ... Arsa ve Konut Yapı Kooperatifi" olduğu halde, gerekçeli karar başlığında "... Konut Yapı Koop." olarak yazılmış olması HMK"nın 297/1-b maddesi hükmüne aykırı olmuştur.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz eden davacıdan alınmasına, peşin alınan harcın talep halinde davalıya iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 27.04.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi