Esas No: 2021/2352
Karar No: 2022/7135
Karar Tarihi: 18.10.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/2352 Esas 2022/7135 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2021/2352 E. , 2022/7135 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 28.03.2018 tarih ve 2017/333 E. - 2018/139 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi'nce verilen 25.12.2020 tarih ve 2019/605 E. - 2020/1236 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin "CEP" ibareli ibareli birçok markasının tescilli olduğunu, davalının 29.12.2015 tarihinde kötüniyetli biçimde 35/1-4. sınıftaki ürün ve hizmetleri içeren "Fırsat Cebimde şekil" ibareli marka tescil başvurusunda bulunduğunu, 2015/108893 kod numarası verilen başvurunun ilânı üzerine tanınmışlık ve iltibas vakıalarına dayanılarak kötüniyetli başvurunun reddi istemi ile itirazda bulunduklarını, itirazlarının önce Markalar Dairesi ve nihai olarak YİDK tarafından 2017/M-5823 sayılı kararla reddedildiğini, kararın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, zira başvurunun tescilinin müvekkilinin marka tescilinden doğan haklarına tecavüz oluşturacağını ileri sürerek itirazlarının reddine dair YİDK kararının iptaline, davalı adına tescil olunan markanın hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Abdulkadir Alemdar, başvuru konusu "Fırsat Cebimde şekil" ibareli işaret ile davacının "CEP" ibareli markaları arasında ortalama tüketicileri iltibasa düşürebilecek derecede bir benzerlik bulunmadığını, zira cep kelimesinin günlük yaşamda cep telefonu olarak da adlandırılan taşınabilir telefon ürününü adlandırmak için günlük dile yerleşmiş, herkesçe belirtilen anlamıyla bilinen ve kullanılan bir kelime olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı ... vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; davacının markalarının "CEP" ibareli oldukları, bazılarının yalnızca CEP ibaresini bazılarının ise CEP ibaresi ile birlikte değişik bazı ibareleri içerdikleri, davalının başvurusunun ise "Fırsat Cebimde şekil" ibareli olduğu, fırsat ibaresinin "bir şeyin yapılmasına elverişli ve uygun düşen zaman, durum ya da koşul, değerlendirilmesi gereken durum, olanak, zaman" anlamlarına geldiği, başvuruda "CEP" ibaresinin değil "Fırsat Cebimde şekil" ibaresinin bulunduğu, başvuru kapsamında bulunan ürün ve hizmetlerin davacının CEP ibareli bir kısım markalarının kapsamında yer alan ürün ve hizmetlerle aynı türden olduğu, tescilli bir marka ile başvuru konusu işaret arasında iltibasa sebebiyet verebilecek derecede görsel, sescil ve anlamsal benzerlik olup olmadığının, her ikisinin ayırt edici ve baskın unsurları nazara alınarak münferit unsurlardan ziyade bütünü itibariyle bıraktığı izlenimin nazara alınarak belirlenmesi gerektiği, başvuru konusu işaretin kapsamındaki 35/1-4. sınıf ürün ve hizmetler için cep telefonu özelliklerinden istifade edilmek suretiyle anılan ürün ve hizmetin sunulduğuna ilişkin mesaj verdiği, davacının "CEP" ibareli markalarının bu yönü itibariyle 35/1-4. sınıftaki ürünler bakımından anılan özelliği itibariyle zayıf bir marka olduğu, zayıf markaları adına marka olarak tescil ettirenlerin, sonraki zamanlarda anılan işaretleri başkalarının da diğer ayırt edici eklerle birlikte tescil edilebileceğini öngörmeleri ve buna katlanmaları beklentisinin marka hukukunun evrensel bir prensibi olduğu, davacının "CEP" ibareli markalarıyla davalının "Fırsat Cebimde şekil" ibareli başvurusu arasında biçim, düzenleme ve tertip tarzı itibariyle görsel, sescil ve anlamsal olarak genel izlenimde ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili istinaf kanun yoluna başvuruda bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, davacının itirazına mesnet "CEP" ibareli markaları ile davalının başvurusuna konu "Fırsat Cebimde şekil" ibareli ibare arasında biçim, düzenleme ve tertip tarzı itibariyle görsel, sescil ve anlamsal olarak genel izlenimde ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede 556 sayılı KHK'nın 8/1-b maddesi anlamında iltibas bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 21,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 18/10/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.