Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2014/7688 Esas 2015/328 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/7688
Karar No: 2015/328
Karar Tarihi: 14.01.2015

Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2014/7688 Esas 2015/328 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2014/7688 E.  ,  2015/328 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Sulh Ceza Mahkemesi
    Suç : Taksirle yaralama
    Hüküm : TCK"nın 89/1,62/1, 52/2-4, 53/6. maddeleri gereğince mahkûmiyet


    Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Olay günü, sanığın, idaresindeki kamyoneti ile, meskun mahalde genelde yaya trafiğine açık olan ancak günün belli saatlerinde araç trafiğine de açılan yaklaşık 5 metre genişliğindeki dar yoldan ilerlediği esnada, seyir yönüne göre sağ tarafta duvara bitişik şekilde park halinde olan bir başka aracın yanından geçtiği sırada, sanığın idaresindeki araçla park halindeki aracın arasında sıkışarak sanığın aracının kendisine çarptığını ve dizinden ve kolundan yaralandığını beyan eden şikayetçinin her ne kadar genel adli muayene raporunda "çekilen grafilerde patoloji saptanmadığı ve mevcut bulgularla hayati tehlikesinin bulunmadığı" ifade edilmiş ise de, sanığın ilk ifadesinde "aracı ile olay yerinde seyir halinde iken, mağdurun da cadde üzerinde yürümekte olduğunu, trafiğin sıkışık olmasından ve diğer tarafında araç bulunmasından dolayı aracını kenara doğru sürünce mağduru sıkıştırmış olduğunu, mağdurun orda bulunduğunu görmediğini, olayın tamamen kaza sonucu meydana geldiğini" beyan ettiği, mağdurun alınan ifadesinde de kendisinin yaralandığını ve şikayetçi olduğunu belirtmesi ve herhangi bir tıbbi müdahale ve harici bulgu bulunmayan hallerde de kişinin vücuduna acı veren veya sağlığının ya da algılama yeteneğinin bozulmasına yol açan durumların da yaralanma olarak kabulünde isabetsizlik bulunmadığından tebliğnamedeki bozma öneren görüşe iştirak edilmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın kusur durumuna ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesi gerektiğine ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1-İki sınır arasında temel ceza belirlenirken suçun işleniş biçimi, failin taksire dayalı kusurunun yoğunluğu, maddede öngörülen cezanın alt sınırı, yaralanmanın niteliği de nazara alınmak suretiyle, adalet, hakkaniyet kurallarına uygun bir cezaya hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden, müştekinin de tali kusurlu olduğu olayda asli kusurlu olan sanık hakkında teştid uygulanmasında bir isabetsizlik yok ise de teşdidin derecesinde yanılgıya düşülerek üst sınırdan temel ceza tayin edilmesi,
    2-Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 07/07/2009 tarih 2009/9-62-191 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK"nın 61/1. maddesinin (g) bendinde yer alan "failin güttüğü amaç ve saik" gerekçelerine dayanılamayacağının gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeblerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 14.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.