MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tehdit
HÜKÜM : Beraat

Bozma üzerine Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, sanığın katılan ...’e karşı sair tehdit ve katılan ...’na karşı tehdit eylemlerinden kurulan ilk hükmün O Yer ve Üst Cumhuriyet savcıları tarafından temyizinin suçun vasfına yönelik olduğu kabul edilerek, Dairemizin 10.09.2013 tarihli kararıyla her iki tehdit bakımından da bozma yapılması nedeniyle, sair tehdit eylemi bakımından yapılan kesinleştirme işleminin hukuksal değerden yoksun olduğu, sanık hakkında katılan ..."e karşı işlediği tehdit eylemi nedeniyle beraat kararı verilmiş ise de, katılanlar vekili tarafından yapılan temyizin ise ... yönünden olup bu konuda bir hüküm kurulmadığı ancak zamanaşımı süresi içinde kurulabileceği belirlenip, yalnızca sanık ... hakkında kurulan beraat hükmü yönünden inceleme yapılarak dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Zamanaşımının son kesme nedeninin oluştuğu ilk hüküm tarihi olan 13.04.2009 tarihine göre, 5237 sayılı TCK"nın 106/1-1. ve 106/1-2. maddelerindeki tehdit suçları için öngörülen cezaların üst sınırına göre temyiz süreci içinde 5237 sayılı TCK"nın 66/1-e maddesinde öngörülen 8 yıllık zamanaşımının gerçekleştiğinin anlaşılması,
Bozmayı gerektirmiş, katılanlar ... ve ... vekilinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddesi gereğince kamu davasının zaman aşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 26/03/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.