Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: A-Hakaret eyleminden hükmolunan mahkumiyet kararında öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hükmün temyiz edilemez olduğu, Anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE, B-Sanık hakkında tehdit eyleminden hükmolunan mahkumiyet kararına yönelik temyize gelince, Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1-Suça sürüklenen çocuk ... üzerine atılı tehdit suçunu kabul etmemekle birlikte “babası Fesih ile birlikte bir dönem katılan ..."in yanında mevsimlik işçi olarak çalıştıklarını ancak katılanın kendilerine paralarını vermediğine” dair 30.12.2014 günlü kovuşturmadaki savunması, bu savunmanın temyiz kapsamında olmayan sanık ... tarafından da doğrulanması karşısında, olayın başlangıç sebebi üzerinde durularak, TCK"nın 29. maddesindeki haksız tahrik hükmünün sanık hakkında uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması, 2-5275 sayılı Yasanın 106/4. maddesi gereğince, suça sürüklenen çocuk hakkında hükmolunan adli para cezasının ödenmemesi halinde, hapis cezasına çevrilemeyeceğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı ve suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 26/03/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.