Esas No: 2021/8155
Karar No: 2022/1354
Karar Tarihi: 01.02.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/8155 Esas 2022/1354 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti'nin verdiği kararın davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine yapılan incelemede; çift taraflı kazada yolcu konumunda bulunan davacının yaralanması ve malul kalması nedeniyle davalıdan 5.000 TL sürekli iş göremezlik zararı ve 80.751,72 TL maddi tazminat talep edildiği, İtiraz Hakem Heyeti tarafından sürekli iş göremezlik zararının tahsiline karar verildiği ancak hatır taşıması indiriminin yapılmaması ve vekalet ücreti miktarının yanlış hesaplanması nedeniyle kararın bozulduğu belirtilmektedir. Yazının sonunda kanun maddesi olarak 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 52. maddesi, Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmeliğin 16/13 maddesi ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 17. maddesi yer almaktadır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tahkim davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen 06/03/2020 tarih ve 2020/İHK-5318 sayılı kararın, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili Sigorta Tahkim Komisyonu başvurusunda, 05/09/2016 tarihinde meydana gelen çift taraflı kazada yolcu konumunda bulunan davacı ...’in yaralandığını ve malul kaldığını, bu nedenle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 5.000,00 TL sürekli iş göremezlik zararının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesiyle talebini 80.751,72 TL'ye yükseltmiştir.
Davalı vekili; davanın reddini savunmuştur.
Uyuşmazlık Hakem Heyetince tüm dosya kapsamına göre; başvurunun kabulü ile 80.751,72 TL sürekli iş göremezlik zararının 13/02/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmiş, İtiraz Hakem Heyetince davalı vekilinin itirazlarının reddine karar verilmiş, karar davalı vekilince temyiz dilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, özellikle hükme esas alınan maluliyet raporunun kaza tarihi itibariyle yürürlükte olan yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlenmesine göre davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeni ile maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davalı taraf, davacının sigortalı araçta hatır için taşındığı savunmasında bulunarak bu sebeple tazminatta indirim yapılmasını talep etmiş; İtiraz Hakem Heyeti tarafından, taşımanın sadece davacı yararına yapıldığına dair delil bulunmadığı gerekçesiyle, davalı yanın hatır savunmasına itibar edilmemiştir.
Kaza tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6098 sayılı TBK'nın 52. maddesinde; zarar gören taraf, zarara razı olduğu veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olduğu yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırdığı takdirde hakimin, tazminatı indirebileceği veya tamamen kaldırabileceği düzenlenmiştir.
Somut olayda; ceza dosyasında alınan beyanlardan, davacının sigortalı araçta yolcu olduğu, araç sürücüsü ve davacı ile araçtaki diğer yolcuların arkadaş oldukları, araçta iki kişinin daha bulunduğu, birlikte alkol aldıktan sonra Amasya’ya dönerken kazanın meydana geldiği anlaşılmaktadır. Tüm beyanlardan sürücü ile davacının arkadaş olduğu anlaşıldığına göre, taşımada davacının da yararı bulunduğunun kabulü ile Dairemiz uygulamasına göre hesaplanan tazminattan %20 hatır taşıması indirimi yapılması gerekirken davalı vekilinin bu yöne ilişkin itirazlarının reddine karar verilmesi doğru olmamış, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
3-Kabule göre, İtiraz Hakem Heyetince davacı lehine hükmedilecek vekalet ücreti için Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmeliğin 16/13 maddesinin uygulanması gerektiği göz önüne alınarak hesaplanan vekalet ücretinin 1/5'i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi, ancak hesaplanan miktarın maktu vekalet ücretin altında kalması nedeni ile AAÜT'nin 17. maddesi gereğince karar yılındaki 3.400,00 TL maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde tam nispi vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenle de davalı ... şirketleri lehine bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) ve (3)numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 01/02/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.