21. Hukuk Dairesi 2013/9447 E. , 2014/3079 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İstanbul 13. İş Mahkemesi
TARİHİ : 23/01/2013
NUMARASI : 2011/109-2013/24
Davacı, yetim aylığının kesilmesine ilişkin Kurum işleminin iptali ile kesilen aylıkların faiziyle tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava, davacının aldığı ölüm aylığını, 5510 sayılı Kanunun 56/2 fıkrası uyarınca iptal eden kurum işleminin iptali ile kesilen aylığın ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte yeniden bağlanması istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davanın, yasal dayanağı 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 56"ncı maddesinin ikinci fıkrasıdır. Fıkrada “Eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen eş ve çocukların, bağlanmış olan gelir ve aylıkları kesilir. Bu kişilere ödenmiş olan tutarlar, 96"ncı madde hükümlerine göre geri alınır.” düzenlemesine yer verilmiştir. Anılan madde 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe girmiştir. 5510 sayılı Yasanın 56 maddesinin Anayasaya aykırı olduğu gerekçesiyle iptali istemiyle Anayasa Mahkemesi"ne yapılan 2009/86 Esas numaralı başvurunun, 28.04.2011 tarihinde verilen karar ile reddedilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının, 05/11/2008 kesinleşme tarihli ilam ile eski eşinden boşandığı, 24/11/2008 tarihinde yaptığı başvuru sonucunda davalı kurum tarafından davacıya 1983 yılında ölen babasından dolayı ölüm aylığı bağlandığı tespit edilmiş; davalı Kurum tarafından re"sen başlatılan tahkikat sonucu düzenlenen 11/03/2011 tarihli kontrol memuru raporunda; davacının eski eşi ile birlikte yaşadığı belirtilen G.. Mah. İ... Sok. No:7/3 Avcılar/İstanbull adresine gidildiği, yapılan çevre soruşturmasında, 6 nolu daire komşusuna sorulduğunda, davacı ve eşinin 4 nolu dairede birlikte yaşadıklarını, 2 gün önce davacının kendisine hastaneye gideceğini söylediğini belirttiği; aynı sokakta yer alan Y.. Market isimli işyerinde sorulduğunda ise davacı ve eşinin karı-koca olarak belirtilen adreste yaşadıklarının bildirildiği tespitlerine yer verilmiştir. Mahkeme huzurunda dinlenen Y.. market isimli işyerinin sahibi davacı tanığı S.. Y.."ın ve 6 nolu daire sakini D.. A.."in beyanlarını haklı nedene dyanmaksızın değiştirdiği ve boşandıktan sonra davacının G... Mah."deki adresten ayrıldığını, fiilen birlikte yaşamadıklarını, davacının boşanma sonrası bir kez oğlunu askere yolcu etmek için bu adrese geldiğini ifade ettikleri görülmüştür. Dosyada davacının ve eski eşinin adres hareketlerinin araştırılmadığı; seçmen kayıtlarının ise 2008,2009 ve 2010 yıllarının kapsayacak şekilde alınmadığı anlaşılmış; ilgili muhtarlıklardan alınan kayıtlardan
-davacının İdealtepe mahallesi/Maltepe/İstanbul adresinde 11/11/2008 tarihinden beri; eski eşinin ise .... mah. /Avcılar/İstanbul adresinde 28/05/1996 tarihinden bu yana kayıtlı oldukları belirlenmiş, davacının kontrol memuru raporu düzenlenmeden önceki tarihlerde kayıtlı bulunduğu Maltepe 27 nolu Aile Hekimliğinde muayene kaydının bulunduğu, Vergi Dairesine Maltepe adresini bildirdiği tespit edilmiştir.
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 59/2. maddesinde “Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurlarının görevleri sırasında tespit ettikleri Kurum alacağını doğuran olay ve bu olaya ilişkin işlemler, yemin hariç her türlü delile dayandırılabilir. Bunlar tarafından düzenlenen tutanaklar aksi sabit oluncaya kadar geçerlidir.” hükmü yer almaktadır.
Somut olayda, denetim sırasında düzenlenen araştırma tutanağında beyanlarına başvurulan ve sonrasında haklı nedene dayanmaksızın beyanlarını değiştiren 6 nolu daire sakini tanık S.A. ve Y... market sahibi S.. Y.."ın, mahkeme huzurundaki beyanlarının hükme esas alınamayacağı hususu ile kontrol memuru tarafından düzenlenen araştırma tutanağının içeriği, bu tutanakta bilgisine başvurulan kişilerin davacı ve eski eşinin boşandığından haberdar olmadığının anlaşılması karşısında; davacı ve eski eşinin, boşanma sonrasında da birlikte yaşamaya devam ettikleri sabit olup, 5510 sayılı yasanın 59/2. maddesi gereğince Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurları tarafından düzenlenen tutanak içeriğinin de aksi ispat edilemediğinden, davanın reddi gerekirken mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi; usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 24/02/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.