16. Hukuk Dairesi 2014/21893 E. , 2015/11708 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : . ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
.
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu ... Köyü çalışma alanında bulunan .. ada .. ve .. ada .. parsel sayılı 95.558,89 ve 95.522,49 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olması sebebiyle ham toprak vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ....., kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 170 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 6.6.2011 tarihli bilirkişi raporunda (D) harfi ile gösterilen 5152.45, (E) harfi ile gösterilen 32.421,78, çekişmeli 171 ada 1 parsel sayılı taşınmazın aynı raporda (A) harfi ile gösterilen 41.090,74, (B) harfi ile gösterilen 15.453,52 ve (C) harfi ile gösterilen 1,668.67 metrekarelik kısımlarının davalı Hazine adına olan tapu kaydının iptali ile, aynı ada son parsel numarası verilmek suretiyle davacı A.. G.. adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi ve katılma yoluyla vekalet ücreti yönünden davacı ..... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosya içeriğine, toplanan delillere göre yerinde bulunmayan davacı .... vekilinin temyiz itirazlarının REDDİNE,
2- Davacı .... çekişmeli 170 ada 1 ve.. ada .. parsel sayılı taşınmazların bir bölümü hakkında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece; dinlenen, mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarına dayanılarak davacı lehine zilyetlikle kazanma koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne dair hüküm kurulmuşsa da, yapılan inceleme ve araştırma karar vermek için yeterli bulunmamaktadır. Öncelikle; bir taşınmazın kullanım süresi ile niteliğini en iyi belirleme yöntemi hava fotoğrafları olduğu halde mahkemece bu yönden yeterli araştırma yapılmamıştır. Ayrıca keşif mahallinde dinlenen yerel bilirkişiler ve davacı tanığı, dava konusu taşınmazların davacı ..."nun babasından intikal ettiğini belirtmişler, mahkeme de gerekçesinde taşınmazların davacının babasından intikal ettiğini kabulle hüküm kurmuştur. Davacıya ait nüfus kayıt örneğinin incelenmesinden, davacının başka kardeşlerinin de olduğu anlaşıldığı halde, mahkemece taksim hususunda hiç araştırma yapılmamış, bu durum yerel bilirkişiler ve tanıktan sorulmamıştır. O halde; sağlıklı bir sonuca ulaşmak için çekişmeli . ada. ve.. ada.. parsel sayılı taşınmazların, dava konusu kısımlarını gösterecek şekilde, tespit tarihi olan 2007 yılından geriye doğru 15-20-25 yıl öncesine ait stereoskopik hava fotoğrafları Harita Genel Komutanlığı"ndan tarihleri açıkça yazılmak suretiyle istenilerek dosyaya konulmalı, bundan sonra 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu ile jeodezi ve fotogrametri mühendisinden oluşacak bilirkişi heyetleri aracılığıyla yapılacak keşifte, belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik çift hava fotoğraflarının stereoskop aletiyle incelemesi yaptırılmalı, temin edilebilen en eski tarihli uydu fotoğrafları değerlendirilmeli, çekişmeli taşınmazların önceki ve şimdiki niteliğinin, ekonomik amaca uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığının belirlenmesine çalışılmalı, tanık ve yerel bilirkişi ifadeleri de bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanan söz konusu bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli, taşınmazın kadastro paftasındaki konumu bilgisayar programı aracılığıyla ölçekleri eşitlenmek suretiyle uydu ve hava fotoğraflarına aktarılmalı, 3 kişilik ziraatçi bilirkişi kurulu vasıtasıyla taşınmazın öncesi ve zirai faaliyete konu olup olmadığı, komşu parseller ile dava konusu taşınmazlar arasında nitelik farkı bulunup bulunmadığı belirtilmeli, taşınmaz başında dinlenecek davada yararı bulunmayan, elverdiğince yaşlı yerel bilirkişiler ve tanıklardan taşınmazların kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, davacının muris babasından intikal etmiş ise, kardeşler arasında taksim edilip edilmediği araştırılmalı, taksim edilmemiş ise; 4721 sayılı TMK"nın 701. ve 702. maddeleri gereğince, elbirliği mülkiyetine tabi taşınmazlar üzerinde mirasçıların belirlenmiş payları olmayıp, her birinin payı taşınmazın tamamı üzerinde söz konusu olduğundan, elbirliği mülkiyetine tabi taşınmaz hakkında davacı tek başına kendi adına tescil istemiyle dava açamayacağından davanın reddine karar verilmeli, taksim edilmiş ise; toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurulmalıdır. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek eksik inceleme ile hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı Hazine temsilcisinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacıya iadesine,
14.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.