19. Hukuk Dairesi 2016/12517 E. , 2018/1980 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davalı şirket tarafından ihtiyacı olan elektrik enerjisinin alınması konusunda ihale açıldığını, en iyi teklifin davacı tarafından verildiğini, ihale şartnamesinin ilan edilmesinden sonra davalı tarafından bir zeyilname tanzim edildiğini, şartnamenin muhtelif maddelerine ilave yapıldığını, değişiklik uyarınca davacının yeni teklif tabloları hazırlayıp davalıya sunduğunu fakat bu tablolarda hataen her nasılsa aktif enerji bedelinin yanlış yazılarak ilk başta teklif edilen bedellerden sapıldığını, bu durumun davacı tarafça sözleşmenin imzalanmasından iki gün sonra fark edildiğini, hatayı düzeltmek için davalı idareye müracaat edildiğini, ancak herhangi bir cevap verilmeyişinin zımmi kabul olarak kabul edilip, düzeltilmiş enerji bedelleri üzerinden faturalar tanzim edildiğini, bu faturalara herhangi bir itiraz olmadan ödendiğini, böylece hatanın davalı idare tarafından da kabul edildiği hususunda davacı şirket nezdinde güven oluşturulduğunu, TTK"nun 21/2 maddesine göre faturaya 8 gün içinde itiraz edilmemesi halinde fatura içeriğinin kabul edilmiş sayıldığını bu sebeple fatura içeriğinin tartışılmaması gerektiğini, buna karşın davalı idarenin ihtarname ile davacıya fazla ödediklerinden bahisle 211.754,29 TL"nin ödenmesi gerektiğini aksi takdirde ihale sözleşmesi ile birlikte idareye verilen teminatın paraya çevrileceğinin bildirildiğini ileri sürerek, davacı tarafından davalı idareden fazladan yapılan herhangi bir tahsilatın söz konusu olmaması sebebiyle davalıya borçlu olunmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının imzalanan sözleşmede yer alan birim fiyatların kendilerince sehven yanlış yazıldığı belirtilerek 01.07.2013 tarihli yazı ile düzeltilmesini istedikleri fakat taleplerinin mevzuata uygun bulunmadığının davacıya 08/10/2013 tarihli yazı ile bildirildiğini, davacının basiretli bir tacir gibi davranıp teklif ettiği fiyatlardan emin olması gerektiğini ayrıca davacının bildirdiği fiyatlara bakıldığında hata olamayacağının da açık olduğunu, davacının sözleşmeye aykırı olarak fatura düzenlediğini, 01/07/2013 tarihinden itibaren geçerli sözleşme uyarınca aylık dönemler halinde kesilen faturalarda ihalede teklif etmiş oldukları birim fiyattan farklı bir birim fiyat kullanılarak düzenlenen faturalar sonucu oluşan fark bedelinin yasal faizi ile birlikte iade edilmesini ve bundan sonra düzenlenecek faturaların da sözleşmede yer alan birim fiyatlar üzerinden düzenlenmesinin davalıdan istenildiğini buna rağmen davalı tarafından herhangi bir dönüş yapılmadığını ve faturaların hatalı kesilmeye devam edildiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, taraflar arasında yapılan sözleşme uyarınca davacının birim fiyatlarda değişiklik yapamayacağı, davacının basiretli bir tacir gibi davranıp teklif ettiği ve sözleşme ile kabul edilen birim fiyatlar üzerinden fatura düzenlemesi gerekirken sözleşmeye uygun olmayan birim fiyatlar üzerinden düzenlediği faturalar sebebiyle davalı tarafından kendisine yapılan fazla ödemelerin iadesi talebinin haklı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle davalı tarafından davacının faturalarına ihtirazi kayıt mahiyetinde fark faturalarının düzenleneceğinin bildirilmiş olmasına göre davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 10/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.