Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2016/2721
Karar No: 2021/526
Karar Tarihi: 27.04.2021

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2016/2721 Esas 2021/526 Karar Sayılı İlamı

Hukuk Genel Kurulu         2016/2721 E.  ,  2021/526 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi


    1. Taraflar arasındaki “işçilik alacağı” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İstanbul Anadolu 12. İş Mahkemesince verilen davanın kısmen kabulüne ilişkin karar taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 9. Hukuk Dairesi tarafından yapılan inceleme sonunda bozulmuş, Mahkemece Özel Daire bozma kararına karşı direnilmiştir.
    2. Direnme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    3. Hukuk Genel Kurulunca dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    I. YARGILAMA SÜRECİ
    Davacı İstemi:
    4. Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalıya ait işyerinde 14.11.2000-05.06.2012 tarihleri arasında çalıştığını, iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini, günlük mesaisinin sekiz saat olduğunu, 33,5 güne denk gelen tutarda fazla çalışmasının bulunduğunu, bu nedenle 270 saat fazla çalışma ücreti alacağı olduğunu ileri sürerek, kıdem tazminatı ve fazla çalışma ücreti alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı Cevabı:
    5. Davalı ... (Banka) vekili cevap dilekçesinde; iş sözleşmesi ve insan kaynakları yönetmeliği uyarınca fazla çalışma ücretinin aylık ücretin içinde yer aldığını, müvekkilinin talimatı olmaksızın davacının yaptığını iddia ettiği çalışmanın, fazla çalışma olarak nitelendirilemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkeme Kararı:
    6. İstanbul Anadolu 12. İş Mahkemesinin 25.02.2014 tarihli ve 2012/114 E., 2014/1111 K. sayılı kararı ile; davacının iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğinden kıdem tazminatına hak kazandığı, ancak yıllık 270 saati aşan çalışması bulunmadığından fazla çalışma alacağına hak kazanamadığı gerekçesiyle kıdem tazminatı talebi bakımından davanın kabulüne, fazla çalışma ücreti alacağı talebi bakımından davanın reddine karar verilmiştir.
    Özel Daire Bozma Kararı:
    7. İstanbul Anadolu 12. İş Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
    8. Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 16.09.2015 tarihli ve 2014/11888 E., 2015/25843 K. sayılı kararı ile; davalının tüm davacının sair temyiz itirazlarının reddine karar verildikten sonra, “…2- Davacı işyerinde fazla çalışma yaptığını ve fazla çalışmanın 270 saat olduğunu belirterek talepte bulunmuştur. Tanık beyanları ve dosya içindeki bilirkişi raporuna göre davacının 01.01.2009-01.04.2010 tarihleri arasında işyerinde fazla çalışma yaptığı anlaşılmıştır. Bu dönemde fazla çalışmanın ücretin içinde olduğuna dair sözleşme ya da sözleşme eki niteliğinde yönetmelik kuralı bulunmamaktadır. Davacının bu dönemdeki fazla çalışma ücretinin dava dilekçesindeki talep sınırlaması dikkate alınarak ve taktiri indirim yapılarak sonucuna göre hüküm altına alınması gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı gerekçe ile fazla çalışma ücretinin reddine karar verilmesi isabetsizdir.
    3-Hüküm altına alınan alacakların net mi yoksa brüt mü olduğunun hükümde belirtilmemesinin infazda tereddüte yol açacağının düşünülmemesi de hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.” gerekçeleriyle karar bozulmuştur.
    Direnme Kararı:
    9. İstanbul Anadolu 12. İş Mahkemesinin 11.02.2016 tarihli ve 2015/1219 E., 2016/77 K. sayılı kararı ile; her ne kadar bozma kararında davacının 01.01.2009-01.04.2010 tarihleri arasındaki çalışma dönemine ilişkin fazla çalışmanın ücretin içinde olduğuna dair sözleşme ya da sözleşme eki niteliğinde yönetmelik kuralı bulunmadığı belirtilmiş ise de, davacının 14.11.2000 tarihinde imzaladığı iş sözleşmesinin 4. maddesinin (b) bendinde fazla çalışma ücreti ile genel tatil ücretinin, ücrete dâhil olduğunun açıkça düzenlendiği, iş sözleşmesinin kesintiye uğramadan feshe kadar devam ettiği, davalı Bankanın, Fortisbank Bankası ile birleşmesinden sonra davalı Bankanın çalışanları yönünden önceki hükümlerin geçerliliğini koruduğu, davacının da yeni düzenlemeye gerek olmadan çalışmasını sürdürdüğü, bu nedenle fazla çalışma ücreti alacağına hak kazanamadığı gerekçesiyle direnme kararı verilmiştir.
    Direnme Kararının Temyizi:
    10. Direnme kararı süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Gönderme Kararı:
    11. Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 21.04.2016 tarihli ve 2016/12611 E., 2016/10120 K. sayılı kararı ile; “…Dairemizin; davacının 01.01.2009-01.04.2010 tarihleri arasında tanık beyanları ve bilirkişi raporuna göre fazla çalışma yaptığının anlaşıldığı bu dönemde fazla çalışmanın ücretin içinde olduğuna dair sözleşme ya da sözleşme eki niteliğinde yönetmelik kuralı bulunmadığı, davacının bu dönemdeki fazla çalışma ücretinin dava dilekçesindeki 270 saat talep sınırlaması dikkate alınarak takdiri indirim yapılarak sonucuna göre hüküm altına alınması gerekçesi ile verilen bozma kararına karşı yerel mahkemece davacının iş sözleşmesinde fazla çalışmanın ücret içerisinde olduğunun kararlaştırıldığı gerekçesi ile direnilmiş olup, davacının 01.01.2009-01.04.2010 tarihleri arasındaki fazla çalışmaların hesaplanıp sözleşmedeki hüküm uyarınca düşümü yapıldıktan sonra kalan fazla çalışma ücreti alacağına karar verilmesi gerektiği, direnmenin yerinde olmadığı anlaşıldığı…” gerekçesiyle temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın Hukuk Genel Kuruluna gönderilmesine karar verilmiştir.

    II. UYUŞMAZLIK
    12. Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; somut olayda; davacının 01.01.2009-01.04.2010 tarihleri arasındaki çalışma döneminde aylık ücretine fazla çalışma ücretinin dâhil olduğuna dair sözleşme ya da sözleşme eki niteliğinde yönetmelik kuralı bulunup bulunmadığı, buradan varılacak sonuca göre davacının dava dilekçesindeki talebi ile sınırlı olmak üzere hesaplanan tutara karineye dayalı indirim uygulanarak belirlenen fazla çalışma ücreti alacağının hüküm altına alınmasının dosya kapsamına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

    III. ÖN SORUN
    13. Hukuk Genel Kurulunda yapılan görüşmeler sırasında; mahkemece, davacının 270 saati aşan çalışması olmadığı gerekçesiyle fazla çalışma ücreti alacağı bakımından davanın reddine, kıdem tazminatı alacağı bakımından davanın kabulüne karar verildiği, direnme kararında ise; davacının 14.11.2000 tarihinde imzaladığı iş sözleşmesinin 4. maddesinin (b) bendi ile fazla çalışma ücreti ile genel tatil ücretinin, ücrete dâhil olduğunun açıkça düzenlendiği, davalı Bankanın Fortis Bank ile birleşmesinden sonra da önceki hükümler geçerliliğini koruduğundan davacının yeni bir düzenlemeye gerek olmadan çalışmasını sürdürdüğü, bu nedenle davacının fazla çalışma ücreti alacağına ilişkin talebinin reddi gerektiği gerekçesine yer verildiği dikkate alındığında, direnme kararının gerekçesinin yeni gerekçeye dayalı yeni hüküm niteliğinde olup olmadığı, şu hâlde temyiz incelemesinin Hukuk Genel Kurulunca mı, yoksa Özel Dairece mi yapılması gerektiği hususu ön sorun olarak tartışılmıştır.

    IV. GEREKÇE
    14. Direnme kararının varlığından söz edilebilmesi için mahkeme bozmadan esinlenerek yeni herhangi bir delil toplamadan önceki deliller çerçevesinde karar vermeli; gerekçesini önceki kararına göre genişletebilirse de değiştirmemelidir (6217 sayılı Kanun’un 30. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"na eklenen “Geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 429. maddesi).
    15. Mahkemenin yeni bir bilgi, belge ve delile dayanarak veya bozmadan esinlenip gerekçesini değiştirerek veya daha önce üzerinde durmadığı bir hususu bozmada işaret olunan şekilde değerlendirerek dolayısıyla da ilk kararının gerekçesinde dayandığı hukuki olguyu değiştirerek karar vermiş olması hâlinde direnme kararının varlığından söz edilemez.
    16. İstikrar kazanmış Yargıtay içtihatlarına göre; mahkemece direnme kararı verilse dahi bozma kararında tartışılması gereken hususları tartışmak, bozma sonrası yapılan araştırma, inceleme veya toplanan yeni delillere dayanmak, önceki kararda yer almayan ve Özel Daire denetiminden geçmemiş olan yeni ve değişik gerekçe ile hüküm kurmak suretiyle verilen karar direnme kararı olmayıp, bozmaya eylemli uyma sonucunda verilen yeni hüküm olarak kabul edilir.
    17. Somut olayda, mahkemece davacının yıllık 270 saati aşan çalışması olmadığı gerekçesiyle fazla çalışma ücreti alacağı bakımından davanın reddine karar verilmiş iken; hükmün Özel Dairece bozulmasından sonra davacının 14.11.2000 tarihinde imzaladığı iş sözleşmesinin 4. maddesinin (b) bendinde fazla çalışma ücreti ile genel tatil ücretinin, ücrete dâhil olduğunun açıkça düzenlendiği, davalı Bankanın Fortis Bank ile birleşmesinden sonra da önceki hükümler geçerliliğini koruduğundan davacının yeni bir düzenlemeye gerek olmadan çalışmasını sürdürdüğü, bu nedenle fazla çalışma ücreti alacağına hak kazanamadığı gerekçesiyle direnme kararı verilmiştir. Görüldüğü üzere mahkemece önceki kararda yer almayan Özel Daire denetiminden geçmemiş yeni ve değişik gerekçe ile direnme adı altında yeni bir hüküm verilmiştir.
    18. Öte yandan Özel Daire bozma kararında tanık beyanları ve dosya içindeki bilirkişi raporuna göre davacının 01.01.2009-01.04.2010 tarihleri arasında işyerinde fazla çalışma yaptığının anlaşıldığı, bu dönemde fazla çalışmanın, ücretin içinde olduğuna dair sözleşme ya da sözleşme eki niteliğinde yönetmelik kuralı bulunmadığı, davacının bu dönemdeki fazla çalışma ücretinin dava dilekçesindeki talep sınırlaması dikkate alınarak ve karineye dayalı indirim yapılarak sonucuna göre hüküm altına alınması gerektiği gerekçesiyle bozma kararı verilmiş ise de, Gönderme Kararında davacının 01.01.2009-01.04.2010 tarihleri arasındaki çalışma dönemindeki fazla çalışmalarının hesaplanarak iş sözleşmesindeki hüküm uyarınca mahsubu yapıldıktan sonra kalan fazla çalışma ücreti alacağının hüküm altına alınması gerektiğinden direnme kararının yerinde olmadığı belirtilmiştir. Bu durumda Özel Dairece temyiz incelemesi sırasında iş sözleşmesi değerlendirmeden sonuca varıldığı açıktır.
    19. Açıklanan bu maddi ve hukuki olgulara göre, mahkemenin direnme olarak adlandırdığı temyize konu kararın yeni gerekçeye dayalı, yeni hüküm niteliğinde olduğundan verilen bu yeni hükmün temyizen incelenmesi görevi Hukuk Genel Kuruluna değil, Özel Daireye aittir.
    20. Bu nedenle yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmelidir.

    V. SONUÇ:
    Açıklanan nedenlerle;
    Davacı vekilinin yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın 9. HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE,
    Karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 27.04.2021 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi