Esas No: 2021/20523
Karar No: 2022/1706
Karar Tarihi: 08.02.2022
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2021/20523 Esas 2022/1706 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesinde görülen bir davada, sanıklar hakkında kamu malına zarar verme, görevi yaptırmamak için direnme ve hakaret suçlarından mahkumiyet, beraat ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması yönünde karar verildi. Mahkemenin verilen kararları incelerken, bazı maddelerin itiraz edilemeyeceğine veya kamu dava niteliği olmadığına vurgu yapıldı. Kararda, 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi ile Anayasa Mahkemesinin yaptığı iptal kararına atıfta bulunularak, hak yoksunluklarının uygulanmasının gözetilmesi gerektiği belirtildi. Sonuç olarak, sanıkların temyiz talepleri reddedilirken, bazı noktalarda yapılan hatalar nedeniyle karar kısmen bozuldu. Detaylı kanun maddeleri ise şöyle:
- 1412 sayılı CMUK'nun 317. maddesi
- 5271 sayılı CMK'nın 231/12. ve 264. maddeleri
- 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi
- Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihli kararı ve 7242 sayılı Kanunun 10. maddesi
- CMK'nın 223/8, 233 ve 234. maddeleri
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kamu malına zarar verme, görevi yaptırmamak için direnme, hakaret
HÜKÜM : Mahkumiyet, beraat, hükmün açıklanmasının geri bırakılması
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
I- Sanıklar ..., ... ve ... hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarına karşı müşteki İçişleri Bakanlığı vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde;
Sanıklar hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararların, 5271 sayılı CMK'nın 231/12. maddesi uyarınca itiraza tabi olduğu, bu kararın temyizi mümkün olmadığından, 5271 sayılı CMK'nın 264. maddesine göre de, kanun yolunun ve merciinin belirlenmesinde yanılma, başvuranın hakkını ortadan kaldırmayacağından, müşteki vekilinin dilekçesi itiraz niteliğinde kabul edilerek itirazın merciince incelenmesi için dosyanın incelenmeksizin istem gibi mahalline İADESİNE,
II- Sanıklar ... ve ... hakkında görevi yaptırmamak için direnme, sanık ... hakkında hakaret suçlarından kurulan hükümlerine yönelik müşteki İçişleri Bakanlığı vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde;
Sanıklar hakkındaki kamu davalarının niteliğine ve hükümlerin mahiyetine göre, atılı suçlardan doğrudan zarar görmeyen İçişleri Bakanlığı’nın davaya katılma hakkı bulunmadığından, 1412 sayılı CMUK'nun 317. maddesi uyarınca, temyiz isteminin REDDİNE,
III- Sanık ... hakkında görevi yaptırmamak için direnme ve hakaret suçlarından kurulan hükümlerine yönelik sanığın temyiz talebinin incelenmesinde;
5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihinde yürürlüğe giren 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının, 15.04.2020 gün ve 31100 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesi ile TCK’nın 53. maddesinde yapılan değişiklikle birlikte infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre temyiz nedenleri yerinde olmadığından reddiyle hükümlerin istem gibi ONANMASINA,
IV- Sanık ... hakkında görevi yaptırmamak için direnme ve kamu malına zarar verme, sanık ... hakkında kamu malına zarar verme suçundan kurulan hükümlere yönelik sanıklar ve müşteki İçişleri Bakanlığı vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde;
Duruşmadan usulüne uygun haberdar edilmeyen şikayetçi İçişleri Bakanlığının gerekçeli kararın tebliği üzerine hükmü temyiz ettiği anlaşıldığından, şikayetçi kurumun 5271 sayılı CMK'nın 260/1. madde ve fıkrası uyarınca yasa yollarına başvurma hakkı bulunduğu belirlenerek yapılan incelemede;
1- UYAP ortamından alınan nüfus kayıt örneğine göre, sanık ...’in karar tarihinden sonra, 06/12/2021 tarihinde öldüğü anlaşılmakla, TCK’nın 64/1 ve CMK'nın 223/8. maddeleri uyarınca, ölüm nedeniyle hakkında düşme kararı verilmesinde zorunluluk bulunması,
2- Şikayetçi kurumun duruşmadan haberdar edilip iddia ve delillerini sunma ve davaya katılma olanağı sağlanarak, sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, iddia hakkı kısıtlanmak suretiyle CMK’nın 233 ve 234. maddelerine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, şikayetçi kurum vekili ve sanıkların temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin bu sebepten dolayı isteme kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 08/02/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.