16. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/21253 Karar No: 2015/11665
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2014/21253 Esas 2015/11665 Karar Sayılı İlamı
16. Hukuk Dairesi 2014/21253 E. , 2015/11665 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı, ... Köyü çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz bölümü hakkında imar-ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne fen bilirkişisi tarafından düzenlenen 14.05.2014 havale tarihli rapor ve eki krokilerinde (A) harfi ile gösterilen 9.634,02 metrekare, (B) harfi ile gösterilen 3.039,27 metrekare ve (C) harfi ile gösterilen 3.128,26 metrekareden oluşan toplam 15.801,55 metrekarelik kısmın davacı adına; aynı raporda (D) harfi ile gösterilen 3.953,11 metrekarelik kısmın davalı Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili ve davalı ... Belediyesi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava 4721 sayılı TMK"nın 713 ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 14. ve 17. maddeleri uyarınca açılan tescil davasıdır. Mahkemece, 14.05.2014 havale tarihli fen bilirkişi raporunda (A), (B), (C) harfleri ile gösterilen bölümler bakımından davacı yararına 4721 sayılı Kanun"un 713 ve Kadastro Kanunu"nun 14. ve 17. maddeleri uyarınca zilyetlikle mülk edinme koşulları oluştuğundan bahisle hüküm kurulmuştur. TMK"nın 713 maddesine göre "davanın konusu, mahkemece gazeteyle bir defa ve ayrıca taşınmazın bulunduğu yerde uygun araç ve aralıklarla en az üç defa ilan olunur. Son ilandan başlayarak üç ay içinde yukarıdaki koşulların gerçekleşmediğini ileri sürerek itiraz eden bulunmaz ya da itiraz yerinde görülmez ve davacının iddiası ispatlanmış olursa, hakim tescile karar verir. Mülkiyet, birinci fıkrada öngörülen koşulların gerçekleştiği anda kazanılmış olur. Davalılar ve itiraz edenler, aynı davada kendi adlarına tescile karar verilmesini isteyebilirler." düzenlemesi mevcuttur. Somut olayda mahkemece her ne kadar 713/4"te belirtilen ilanlar yapılmış ise de; olayda gazete ilanı 12.06.2014, taşınmazın bulunduğu ... Mahallesi Muhtarlığında ise son ilanın 27.07.2014, 04.08.2014 tarihleri arasında yapıldığı anlaşılmaktadır. Temyize konu karar tarihi ise 15.07.2014"tür. Başka bir ifade ile son ilan tarihinden itibaren 3 aylık yasal süre dolmadıkça tescil kararı verilemeyeceği halde, yasal sürenin dolması beklenmeden yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olduğu gibi, Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 281. maddesinde yer alan "taraflar, bilirkişi raporunun, kendilerine tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde, raporda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebilirler." hükmüne rağmen mahkemece ziraat ve jeoloji bilirkişiden alınan 08.07.2014 havale tarihli ek raporun 15.07.2014 tarihli karar duruşmasında davalı Hazine vekiline elden tebliği üzerine Hazine vekili beyanda bulunmak üzere süre talep etmiş olduğu halde maddede sözü edilen yasal süre tanımadan ve gerekçe göstermeksizin taleplerinin reddine karar vererek savunma haklarının kısıtlanmış olması da doğru görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, sair yönlerin şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalı ... Başkanlığına iadesine, 13.10.2015 tarihinde karar verildi.