Esas No: 2021/3372
Karar No: 2022/7305
Karar Tarihi: 24.10.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/3372 Esas 2022/7305 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi, dava konusu marka başvurusunda yer alan \"Flu\" ibaresinin davacının \"Flo\" esas unsurlu markalarıyla benzer olmadığına ve tarafların markaları arasında benzerliğin olmadığına karar verdi. İlk derece mahkemesinin verdiği kararda da benzer bir tespit yapılmıştı. Davacının istinaf başvurusu ise Bölge Adliye Mahkemesi tarafından reddedildi. Sonuç olarak, davacının temyiz istemi de reddedildi ve Bölge Adliye Mahkemesinin kararı onandı. Marka Kanunu'nun 6/1 ve 6/5 maddeleri, somut olayda tarafların markaları arasında benzerlik bulunmadığı için uygulanmamıştır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 09.04.2019 tarih ve 2018/54 E- 2019/168 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi'nce verilen 11.03.2021 tarih ve 2019/1163 E- 2021/325 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacının "FLO ibareli markaların sahibi olduğunu, 2001 yılında faaliyete başladığını, davalı şirketin ise 2017/10809 başvuru numaralı "FLU" ibareli başvuru konusu markayı, davacının markalarının da tescilli bulunduğu, 17 ve 20. mal sınıflarında, 08.02.2017 tarihinde adına tescil başvurusunda bulunduğunu, markanın yayınınına itiraz edildiğini, ancak TPMK MDB tarafından ve YİDK tarafından itirazların reddine karar verildiğini, YİDK kararının doğru olmadığını, davacının markalarına çok büyük yatırımlar yaptığını, tanınmış marka olduğunu, iki markanın arasında iltibas tehlikesinin bulunduğunu, karıştırılma ihtimalinin olduğunu belirterek 6769 sayılı SMK hükümleri çerçevesinde YİDK kararının iptali ile markanın tescili halinde hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı TPMK vekili, davacının 17. ve 20. mal sınıflarında kullanımını ispatlayamadığını, davacının markasının 25. mal ve hizmet sınıfları için tanınmış olduğunu, kurum kararının doğru olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı şirket vekili, davacının 17. ve 20. mal sınıflarında davacının herhangi bir faaliyetinin bulunmadığını, ayrıca markaların karıştırılma ihtimalinin bulunmadığını, davalının kötü niyetinin olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, davalı şirketin marka başvurusunda yer alan 17 ve 20. sınıf emtiaların bir kısmı yönünden benzerliği tespit edildiği, bununla birlikte taraf markaları benzer bulunmadığı ve özellikle kavramsal olarak tamamen farklı şeyleri ifade ettikleri için iltibas tehlikesinin oluşmadığı kanaatine varıldığı, nitekim iltibas tehlikesi madde metninde belirtilen koşulların kümülatif bir şekilde gerçekleşmesine bağlı olduğu, taraf markalarının benzer olmadığı somut olayda SMK madde 6/1 koşullarının gerçekleşmediği, davacının Flo esas unsurlu markasının Türk Patent kayıtlarında yer aldığı gibi tanınmış bir marka olup tanınmışlığın ise ayakkabı sektöründe olduğu, ancak somut olayda davalının dava konusu marka başvurusu ile davacı markaları arasında benzerlik bulunmadığından SMK madde 6/5 koşullarının da gerçekleşmesinin mümkün bulunmadığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Bölge adliye mahkemesince, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı ve başvuru kapsamındaki bir kısım malların, itiraza dayanak markaların kapsamındaki mallarla benzer ise de, dava konusu marka başvurusunda yer alan "Flu" ibaresinin “tam olarak belli olmayan”, “fotoğrafta net olmayan görüntü” anlamlarına geldiği, davacının adına tescilli markalarda yer alan "Flo" kelimesinin ise Türkçede herhangi bir anlamının bulunmadığı, dolayısıyla davalının başlı başına herkese bilinen ayrı bir anlamı olan dava konusu marka başvurusu ile davacının "Flo" esas unsurlu markaları arasında, anlamsal olarak bir benzerliğin olmadığı, sesçil açıdan da taraf markalarının ilk iki harfinin aynı olsa da, davacının markasının "O" sesi ile davalının marka başvurusunun ise "U" sesi ile bittiği, "O" ve "U" harflerinin Türkçede kalın sesli harfler olduğu, davacının markasının "FİLO" şeklinde telaffuz edilirken, davalının marka başvurusu "FULUĞ" şeklinde telaffuz edileceği, dolayısı ile markaların sesçil açıdan da benzer bulunmadığı, sonuç olarak tarafların markaları arasında 6769 sayılı SMK'nın 6/1 maddesi anlamında benzerliğin olmadığı gerekçeleriyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 21,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 24/10/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.