2. Ceza Dairesi 2020/1792 E. , 2020/10274 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
1- Müştekilere ait altınların dinlenme tesisi tuvaletinden çalınması şeklinde gerçekleşen olayda; sanığın aşamalardaki tutarlı beyanlarında, kendisinden önce tuvalete hızlı bir şekilde bir bayanın girip çıktığını, bu şahsın erken çıkmasına anlam veremeyip kabine girdiğinde yerde altınları gördüğünü, bulduğu altınları toplayarak dışarıdaki görevliye altınları kaybedildiğine dair bilgilerinin olup olmadığını sorduğunu beyan ettiği, tuvalete girip çıktığını iddia ettiği şahsın tespit edilemediği, olaydan kısa bir süre sonra ise bulduğu altınları savcılığa getirerek teslim ettiği ve suçlamayı da kabul etmediği göz önüne alındığında, sanığın savunmasının aksine, sanığa yüklenen suçu işlediğine dair, mahkumiyetine yeterli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve somut delil bulunmadığı gözetilmeden beraati yerine, yazılı biçimde mahkumiyetine karar verilmesi,
2- Kabule göre de;
a- Sanığın, müştekilere ait altınları dinlenme tesisi içinde bulunan tuvaletten çalması şeklinde gerçekleşen eyleminin, 5237 sayılı TCK’nın 142/1-c maddesinde tanımlanan hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilmeden, sanık hakkında aynı Kanun’un 141/1. maddesi gereği hüküm kurulması suretiyle eksik ceza tayini,
b- Müştekilerin aşamalardaki beyanlarında, sanığın çalınan altınların tamamını iade etmediğini, 11.09.2015 tarihli beyanlarında ise sanıktan şikayetçi olmadıklarını ifade ettiklerinin anlaşılması karşısında; soruşturma aşamasındaki kısmi iade nedeniyle sanık hakkında TCK"nun 168/1-4. maddesinin uygulanmasına rızası olup olmadığı müştekilerden tekrar sorularak anılan maddenin uygulanma koşulları araştırılıp sonucuna göre etkin pişmanlık hükmünün uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
c- Sanığın 29/01/2015 tarihli oturumda hakkında lehe hükümlerin uygulanmasına dair isteğinin, 5237 sayılı TCK"nın 50. maddesi uyarınca tayin olunan kısa süreli hapis cezasının seçenek tedbirlere çevrilmesi talebini de içerdiği, 5237 sayılı TCK’nın 50/1. maddesi gereğince sanığın, kişiliği, sosyal ve ekonomik durumu, yargılama sürecinde duyduğu pişmanlık ve suçun işlenmesindeki özellikler dikkate alınıp, hırsızlık suçundan hükmolunan kısa süreli hapis cezasının para cezası dışındaki aynı maddede sayılan seçenek yaptırımlara çevrilip çevrilmeyeceğinin değerlendirilmesi gerekirken, yine, sanığın daha önce üç aydan fazla hapis cezasına mahkum edilmemiş olması karşısında, suçu işledikten sonra yargılama sürecinde pişmanlık gösterip göstermediği dikkate alınıp tekrar suç işleyip işlemeyeceği konusunda oluşan kanaat değerlendirilerek cezasının ertelenip ertelenmeyeceğine karar verilmesi gerekirken, “Mahkememizce kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın kaldırılması nedeniyle hüküm açıklandığından TCK"nın 50, 51. maddelerinin uygulanmasına yer olmadığına,” şeklindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile hırsızlık suçundan verilen hapis cezasının, adli para cezası dışındaki seçenek yaptırımlara çevrilmesine ve ertelenmesine yer olmadığına karar verilmesi,
d- Etkin pişmanlığın soruşturma aşamasında gerçekleştiğinin kabul edilmiş olması karşısında; 5237 sayılı TCK"nın 168/1.maddesi ile uygulama yapılırken, anılan maddenin 2.fıkrasındaki indirim oranının üst sınırı olan 1/2 oranından daha fazla indirim yapılması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde 1/2 oranında indirim yapılarak fazla cezaya hükmedilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ve o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı isteme uygun olarak BOZULMASINA, 08/10/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.