(Kapatılan)15. Ceza Dairesi 2017/32630 E. , 2021/6174 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan;
TCK’nın 204/1, 62/1, 53. maddeleri uyarınca mahkumiyet, Nitelikli dolandırıcılık suçundan; TCK’nın 158/1-f-son, 62/1, 52/2-4 ve 53. Maddeleri uyarınca mahkumiyet
Resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
...’nin 19.07.2013 tarih 2013/190 Esas - 2013/260 Karar sayılı dosyasında, keşidecisi ..., lehtarı sanık ... olan, Türkiye Finans ... Şubesine ait, 16.06.2007 keşide tarihli, 40.000TL bedelli, arka yüzünde birinci sırada ... cirosu, 2. sırada ...Süt Ltd.Şti. cirosu bulunan çek nedeniyle katılan ... hakkında sahtecilik ve dolandırıcılık suçundan yargılama yapıldığı ve her iki suç açısından beraatine karar verildiği, iş bu dosya sanığı ... hakkında suç duyurusunda bulunulduğu, sanık ...’in mağdur ..."e ait ...’da çalınan suça konu çeki bir şekilde ele geçirerek, sahte keşide imzasıyla hakkında aynı suçlar nedeniyle yargılama yapılıp beraat kararı verilen katılan ... ...e cirolamak suretiyle verdiği, katılan ... Özender"in de bu çeki, müşteki Yapı Kredi Bankası Gimat Anadolu Bulvarı Şubesinden almış olduğu krediye istinaden teminat amaçlı olarak verdiği, ancak çekin karşılıksız olması sebebiyle bankanın bu çeki tahsil edemediği, dolayısıyla çek bedeli kadar zarara uğradığı, bu şekilde sanığın üzerine atılı banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle nitelikli dolandırıcılık ile resmi belgede sahtecilik suçlarını işlediği iddia olunan somut olayda;
1) Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan hükme ilişkin yapılan incelemede;
Sanığa yüklenen “resmi belgede sahtecilik” suçunun, 5237 sayılı TCK’nın 204/1 maddesinde belirtilen cezasının miktarı ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu aynı Kanunun
66/1-e ve 67/4 maddelerinde öngörülen 12 yıllık olağanüstü dava zamanaşımının suç tarihi olan 05/03/2007 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşıldığından, sanık müdafiinin temyiz itirazı bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı Yasanın 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan sanık hakkında “resmi belgede sahtecilik” suçundan açılan kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5237 sayılı TCK"nın 66/1-e, 67/4 ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞMESİNE,
2) Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan hükme ilişkin yapılan temyiz incelemesinde;
Sanığın aşamalardaki savunmalarında; suça konu çeki mağdur ..."den aldığını ve kendisiyle ticari ilişkisinin bulunduğunu, bu çeki ciro ederek ..."e verdiğini beyan ettiği ancak suça konu çeki mağdur ..."den aldığına ilişkin ispatlayan ticari ilişkiyi ispatlayan herhangi bir belgeyi dosyaya ibraz etmediği, dosyada mevcut mağdur ..."in çeki kayıp ettiğine ilişkin ..."da yaptığı suç başvurusu, katılan ... hakkında aynı suçlar nedeniyle yapılan yargılama sonucunda verilen beraat kararı ve katılan ...’in beyanları, dosyada mevcut bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre; suça konu çekin bir şekilde sanık tarafından ele geçirilerek, piyasaya sürülmek suretiyle ticari ilişkide kullanıldığı, cirolanarak katılan ..."e verildiği, bu kişi tarafından da kredi teminatı olarak bankaya ibraz edildiği ve sanığın üzerine atılı eylemin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiş, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 23/01/2018 karar tarihli 2015/962 Esas ve 2018/16 Karar numaralı ilamında da belirtildiği üzere; 5237 sayılı TCK"nın 52/4. maddesindeki düzenlemeye aykırı olmaması ve 5275 sayılı Kanun"un 106/3. maddesinde 18/06/2014 tarihinde yapılan değişikliğin ve Anayasa Mahkemesinin TCK"nın 53. maddesine ilişkin olup, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin; sanığın suçsuz olduğuna, beraatine karar verilmesi gerektiğine, sanığın cezalandırılmasına yeter somut delil bulunmadığına ilişkin ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 27.05.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.