15. Ceza Dairesi Esas No: 2017/16398 Karar No: 2017/16321 Karar Tarihi: 21.06.2017
Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/16398 Esas 2017/16321 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanığın dolandırıcılık suçundan mahkumiyetine ilişkin hüküm temyiz edildi ve incelenerek gereği düşünüldü. Mahkeme, sanığın, kendisini polis olarak tanıtarak telefonda dolandırıcılık yaptığına ilişkin suçlamayı kabul etti ve mahkumiyet kararı verdi. Ancak, suçun nitelikli dolandırıcılık maddesi kapsamında olup olmadığına ilişkin değerlendirme yetki ve görevinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğuna karar verdi ve görevsizlik kararı verdi. Bu nedenle, hüküm BOZULDU ve ceza miktarı bakımından sanığın kazanılmış hakları saklı tutuldu. Kanun maddeleri olarak TCK'nun 157/1, 52/2-4 ve 53. maddeleri uygulandı ve nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmadığına ilişkin değerlendirmenin 5237 sayılı TCK'nın 158/1. maddesine eklenen (L) bendi kapsamında Ağır Ceza Mahkemesi tarafından yapılması gerektiği belirtildi. Ayrıca, mahkeme kararı 29906 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan ve aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun'un 14. maddesiyle de ilgiliydi.
15. Ceza Dairesi 2017/16398 E. , 2017/16321 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık HÜKÜM : TCK.nun 157/1,52/2-4,53.maddeleri gereğince mahkumiyet
Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Sanığın, katılanı telefondan arayarak kendisini polis olarak tanıttıktan sonra haksız menfaat temin ederek dolandırıcılık suçunu işledikleri iddia edilen olayda; eylemin, hükümden sonra 02.12.2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun’un 14.maddesi ile 5237 sayılı TCK"nın 158/1. maddesine eklenen ( L ) bendi kapsamında öngörülen nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmadığına ilişkin delillerin takdiri ve değerlendirme yetki ve görevinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün bu nedenle, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanunun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı bakımından sanığın kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 21.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.