19. Ceza Dairesi Esas No: 2021/2667 Karar No: 2021/5836 Karar Tarihi: 27.05.2021
Marka Hakkına Tecavüz - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2021/2667 Esas 2021/5836 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, marka hakkına tecavüz suçundan mahkumiyet hükmü vermiştir. Ancak, 556 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 61/A-1. maddesinde düzenlenen suçun, uzlaşma kapsamına alınması nedeniyle sanığın hukuki durumunun tekrar değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, uzlaştırmanın öncelikle uygulanması zorunlu bir maddi ceza hukuku ve ceza muhakemesi hukuku kurumu olduğuna dikkat çekilerek, sanık hakkında 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesiyle değişik CMK'nun 253. ve 254. maddelerinin uygulanması gerektiği belirtilmiştir. Açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanıp açıklanmayacağının ise, denetim süresi içinde yeniden kasıtlı suç işlenmesi nedeniyle suça konu ürünlerin müsaderesine ilişkin karar verilmemesi nedeniyle önceden belirlenemeyeceği kaydedilmiştir. Kararda, 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesiyle değişik CMK'nun 253. ve 254. maddeleri ve TCK'nin 2/1. ve 7/2. maddelerine atıfta bulunulmuştur.
19. Ceza Dairesi 2021/2667 E. , 2021/5836 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Fikri ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesi SUÇ : Marka Hakkına Tecavüz HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; Hükmün açıklanmasına neden olan kasıtlı suçun, 556 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 61/A-1. maddesinde düzenlenen marka hakkına tecavüz suçu olması, hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nin 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma kapsamına alınması karşısında, TCK"nin 2/1. ve 7/2. madde hükümleri de gözetilip, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması nedeniyle bu suç yönünden, uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı araştırılarak, uzlaştırma işleminin olumlu sonuçlanmış olması durumunda, sanığın denetim süresinde işlediği başkaca kasıtlı suçlardan mahkum olup olmadığı tespit edilip sonucuna göre, açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanıp açıklanmayacağının değerlendirilmesi lüzumu, Kabule göre de; 1) Uzlaşma teklifinde bulunulduğu tarihte uzlaşma hükümlerinin uygulanmasına yasal olanak bulunmadığı halde, kollukta düzenlenen matbu form üzerinde sanık uzlaşmayı kabul etmediğine dair seçeneği imzalamış ise de, bir hakkın doğmadan önce kullanılması söz konusu olamayacağından, uzlaşma teklifinin hukuken geçerli olmadığı anlaşılmakla, 02.12.2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253. maddesinde değişiklik yapılarak madde içeriğinden “etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile” ibaresinin çıkarılması nedeniyle özel bir etkin pişmanlık hükmü olan (suç ve karar tarihinde yürürlükte bulunan) 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 61/7. maddesinin aynı Kanun Hükmünde Kararnamenin 61/A maddesinde düzenlenen satışa arz etme veya satma suçu yönünden de uzlaştırma kurumunun uygulanmasına engel teşkil etmemesi, uzlaştırmanın soruşturma ve kovuşturmalarda mutlaka öncelikle uygulanması zorunlu bir maddi ceza hukuku ve ceza muhakemesi hukuku kurumu olması karşısında, sanık hakkında 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle değişik CMK’nun 253. ve 254. maddelerinin uygulanması zorunluluğu, 2) Açıklanması geri bırakılan hükümde suça konu eşyaların müsaderesine karar verilmesine rağmen, denetim süresi içinde yeniden kasıtlı suç işlenmesi nedeniyle hüküm açıklandığında, suça konu suça konu ürünlerin müsaderesi hususunda olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi, Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca, tebliğnameye uygun olarak, BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 27.05.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.