19. Hukuk Dairesi 2016/19174 E. , 2018/1972 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekili ile davalılardan ... vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av. ... ile davalı ... vek. Av. ..."nin gelmiş olmalarıyla, duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçelerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacı vekili, müvekkili ile ... Petrol Ltd. Şti. arasında 31/10/2007 tarihli bayilik sözleşmesi ve protokolu imzalandığını, protokolün 3.1 maddesi uyarınca davacı lehine davalı ..."ın istasyon arazisi üzerinde 15 yıl süreli intifa hakkı tesis edildiğini, Rekabet Kurulu kararları uyarınca intifa hakkının 5 yılı aşan kısmının geçersiz olması nedeniyle tarafların bir araya gelerek 08/03/2010 tarihli uzlaşma tutanağı düzenlendiğini, uzlaşma tutanağında davalının kullanılmayan süreye ilişkin bayilik hizmet bedelini iade edeceğini kabul ettiğini, ancak gerekli iadenin yapılmadığını ileri sürerek davalıya 15 yıllık intifa hakkının devam edeceği inancıyla ödenen bayilik hizmet bedelinin kullanılmayan süreye denk gelen 1.410.548 USD"lik kısmının ödeme tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalı kefil ..."ın sorumlulugu 1.000.000 TL ile sınırılı olmak üzere davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, kefalet sözleşmesinde miktar açıkça yazılı olmadığından kefaletin geçersiz olduğunu, ipotek senedinde ... Ltd. Şti. isminin dahi geçmediğini, intifanın mevzuat gereği terkin edildiğini, davacının kendi isteğiyle verdiği bir bedeli RK kararı nedeniyle geriye kalan süreye denk gelen kısmını talep ettiğini ancak ipoteğin bu borcu temin etmediğini, ticari alışverişten kalan bir borç bulunmadığını, ... Ltd. Şti"nin davacı tarafından verilen bedeli istasyon için harcadığını ve yapılan ihtara rağmen akaryakıt temin edilmediği için davalı şirketin çok büyük zararla istasyon kapattığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davalı ..."ın kefaletin geçersiz olduğu yönündeki itirazının, kefalet sözleşmesinde ipotek bedeli denilmesi ve ipotek resmi senedinde de 1.000.000 TL olarak ipoteğin belirlenmiş olması nedeniyle yerinde olmadığı, davacının taşınmazın akaryakıt istasyonu olarak kullanılacağını düşünerek verdiği 15 yıllık intifa bedeli olarak davacı tarafından davalıya toplam 2.124.000 USD bayilik hizmet bedeli ödendiği, intifanın terkini için davalıya 1 ay süreli vekalet verildiği, vekalet süresinin bitim tarihinin 25/01/2013 olduğu buna göre kalan intifa süresinin 1.364.791 dolar olduğu, bu bedeli talep de davacının haklı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine, 1.364.791 USD"nin dava tarihinden itibaren Devlet bankalarınca USD"ye uygulanan en yüksek faiziyle birlikte davalı ..."ın sorumluluğu 1.000.000,00 TL karşılığı dolar olmak üzere, davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline, fazlaya dair isteğin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili ile davalılardan ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki (2) nolu bendin kapsamı dışında kalan, davalılardan ... vekilinin (3) ve (4) nolu bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Taraflar arasında düzenlenen uzlaşma protokolü uyarınca davacı tarafından davalı ... Petrol Ltd. Şti."ye ödenen bayilik hizmet bedelinin intifa hakkının sona erdiği tarihe kadar ki dönemle ilgili bedelin mahsubu gerekirken mahkemece davacı tarafından intifanın terkini hususunda davalıya verilen vekaletin son günü esas alınarak hesaplama yapılması doğru olmamıştır. Mahkemece, intifanın hangi tarihte terkin edildiği tespit edilip bu tarih esas alınarak hesaplama yapılmak suretiyle iadesi gereken miktarın saptanması gerekir.
3-Davalı kefil, kefalet limiti ve kendi temerrütünün hukuki sonuçlarından sorumlu olması nedeniyle dava tarihi itibariyle kefalet limiti olan 1.000.000,00 TL"den sorumlu olduğu gözetilerek 1.000.000,00 TL"nin dava tarihi itibariyle ödenecek faiziyle tahsiline karar verilmesi gerekirken 1.000.000,00 TL karşılığı USD ile sınırlı olarak sorumluluğuna karar verilmesi doğru değildir.
4- Davada davalıların hukuki sorumluluğuna ilişkin miktarın farklı olduğu gözetilerek her bir davalının aleyhine hüküm altına alınan miktara göre sorumlu olduğu vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesi ve hüküm fıkrasında ayrı ayrı gösterilmesi gerekirken yargılama giderlerine ve vekalet ücretine ilişkin miktarlardan hangi davalının ne miktarda sorumlu olduğunun açıkça belirtilmemesi de doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının reddine, hükmün (2) nolu bentte açıklanan nedenle davacı yararına, (3) ve (4) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılardan ... yararına BOZULMASINA,
peşin harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalı ..."a iadesine, 10/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.