Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2007/9497
Karar No: 2007/11835
Karar Tarihi: 5.12.2007

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2007/9497 Esas 2007/11835 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacılar, miras bırakanın mal kaçırma amacıyla davalıya temlik ettiği taşınmazların tapu iptali ve tescili, aksi halde bedelin tazmini ya da tenkisinin istenmesiyle ilgili dava açmıştır. Mahkeme davayı kabul etmiş, davalı ise temyiz etmiştir. Yapılan incelemeler sonucunda, miras bırakanın varlıklı olmasına rağmen, tek erkek evladı olan davalıya bedelsiz olarak taşınmazlarını vermesi ve işlemin muvazaalı olduğunun tespit edilmesi sonucu, 19 parsel sayılı taşınmaz yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak, ölünceye kadar bakma sözleşmesinin muvazaa ile illetli olup olmadığının belirlenmesi için murisin yaş, sağlık durumu, mal varlığı ve temlik edilen malın mülkiyetine oranı gibi bilgilerin göz önünde bulundurulması gerektiği belirtilmiş ve tenkis davası açılamayacağı ifade edilmiştir. Türk Medeni Kanunu'nun 565. maddesi de tenkis istenebilecek tasarrufları açıklamıştır. Kararın açıklanmasından sonra, davalının temyiz itirazları kabul edilmiş ve karar bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- Borçlar Yasası 18. madde
- Türk Medeni Kanunu 565. madde
1. Hukuk Dairesi         2007/9497 E.  ,  2007/11835 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : KIRKLARELİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 11/12/2003
    NUMARASI : 2000/384-2003/747

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacılar, miras bırakanları M.. A...un 17 ve 19 parsel sayılı taşınmazlarını mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı olarak tek oğlu olan davalıya temlik ettiğini ileri sürerek miras payları oranında tapu iptali ve tescili olmadığı takdirde bedelin tazminini aksi halde tenkisi isteğinde bulunmuşlardır.
    Davalı,çekişme konusu taşınmazların gerçek satış işlemi ve ölünceye kadar bakma aktiyle miras bırakan tarafından kendisine temlik edildiğini, satış bedelini ödediğini, ölünceye kadar murise en iyi şekilde baktığını, yükümlülüklerini yerine getirdiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davacıların iddiaların subut bulduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Karar, davalı vekilitarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ..... raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
                                                   -KARAR-
    Dava, Borçlar Yasanının 18.maddesinden kaynaklanan muris muvazaası hukuslal nedenine dayalı tapu iptali tescil olmaz ise bedelin tahsili buda olmaz ise tenkis isteğine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Toplanan delillerden ve tüm dosya içeriğinden miras bırakan M...15.7.1999 tarihinde öldüğü mirasçıları olarak eşi,davacı kızları, davalı oğlu ve dava dışı kızlarını bıraktığı, çekişme konusu 19 parsel sayılı taşınmaz murise aitken 23.5.1978 tarihinde satış suretiyle davalıya temlik ettiği, yine murisin 12 ve 7 parsel sayılı taşınmazlarını 6.2.1961 tarihinde ölünceye kadar bakma akti ile davalıya devrettiği 12. ve 7 nolu parsellerin tevhidi sonucu 17 nolu parselin oluştuğu anlaşılmaktadır.
    Miras bırakanın varlıklı olduğu paraya ve mal satmaya ihtiyaç duymadığı, birlikte çalıştığı tek erkek evladı olan davalıya 19 parsel sayılı taşınmazını bedelsiz verdiği dolayısı ile işlemin muvazaalı olduğu saptanmak suretiyle anılan parsel yönünden davanın kabul edilmesinde bir isabetsizlik yoktur.Davalının bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine.
    17 nolu parsele yönelik temyiz itirazlarına gelince;
    Bilindiği üzere;ölünceye kadar bakıp gözetme sözleşmesi, taraflarına karşılıklı hak ve borçlar yükleyen bir bağıttır. (B.K.m.5ll).Başka bir anlatımla ivazlı sözleşme türlerindendir.Bu sözleşme ile bakım alacaklısı, sözleşme konusu malın mülkiyetini bakım borçlusuna geçirme; bakım borçlu suda bakım alacaklısına yasanın öngördüğü anlamda ölünceye kadar bakıp gözetme yükümlülüğü altına girer.(B.K.m.5l4).Hemen belirtmek gerekirki, bakıp gözetme koşulu ile yapılan temliki işlemin geçerliliği için sözleşmenin düzenlendiği tarihte bakım alacaklısının özel bakım gereksinimi içerisinde bulunması zorunlu değildir. Bu gereksinmenin sözleşmeden sonra doğması,yada alacaklının ölümüne kadar çok kısa bir süre sürmüş bulunması da sözleşmenin geçerliliğine etkili olamaz.
    Kural olarak bu tür sözleşmeye dayalı bir temlikinde muvazaa ile illetli olduğunun ileri sürülmesi her zaman mümkündür. En sade anlatımla muvazaa,irade ile beyan arasında kasten yaratılan aykırılık olarak tanımlanabilir.Böyle bir iddia karşısında, aslolan tarafların akitteki gerçek ve müşterek amaçlarının saptanmasıdır.(B.K.m.l8).Şayet bakım alacaklısının temliki işlemde bakıp gözetilme koşulunun değil de, bir başka amacı gerçekleştirme iradesini taşıdığı belirlenirse (örneğin mirasçılarından mal kaçırma düşüncesinde ise), bu takdirde akdin ivazlı (bedel karşılığı) olduğundan söz edilemez;akitte bağış amacının üstün tutulduğu sonucuna varılır.Bu haldede Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu"nun l.4.l974 gün ve l/2 sayılı İnançları Birleştirme Kararı olayda, uygulama yeri bulur.
    Miras bırakanın,ölünceye kadar bakıp gözetme karşılığı yaptığı temlikin muvazaa ile illetli olup olmadığının belirlenebilmesi içinde, sözleşme tarihinde murisin yaşı, fiziki ve genel sağlık durumu, aile koşulları ve ilişkileri,elinde bulunan mal varlığının miktarı,temlik edilen malın,tüm mamelekine oranı,bunun makul karşılanabilecek bir sınırda kalıp kalmadığı gibi bilgi ve olguların gözönünde tutulması gerekir.
    Öte yandan Türk Medeni Kanununun 565.maddesinde murusin hangi şağlar arası tasarrufları hakkında tenkis istenebileceği açıklanmıştır.Bu maddenin 4.fıkrasındaki koşullar kesin biçimde kanıtlanmadıkça murisin yaptığı ölünceye kadar bakma akitleri ivazlı tasarruflardan olup, tenkiside istenemez.
    Somut olayda, ölünceye kadar bakma akdinin öteki mirasçılardan mal kaçırmak amacı ile yapıldığı kanıtlanamadığı gibi,sözleşmenin saklı pay kurallarını bertaraf etmeye yönelik olduğu yönünde bir delilde ibraz edilmiş değildir.Aksine davalının bakım borcunu yerine getirdiği anlaşılmaktadır.
    Hal böyle olunca, 17 nolu parsel hakkındaki davanın reddine karar verilmesi gerekirken, delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek yazılı biçimde hüküm kurulması doğru değildir.
    Davalının temyiz itirazları değinilen yön itibariyle yerindedir.Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 5.12.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi