14. Hukuk Dairesi 2019/3692 E. , 2020/3654 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 03.07.2008 gününde verilen dilekçe ile kadastral parselin ihyası talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 14.05.2019 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar ... ve ... Belediyesi tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, kadastral mülkiyet durumunun ihyasına yönelik tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Davacı Hazine vekili, Kabasakal Köyü 1039 (67) sayılı kök kadastro parselinin, davalı ... Belediyesi"nin 37 No"lu imar düzenleme bölgesinde yaptığı imar uygulaması kapsamında kaldığını ve daha sonra da davalı ... Belediyesi tarafından imar uygulamasına tabi tutularak çok sayıda imar parselinin oluşturulduğunu; anılan imar uygulamalarından önce Hazine adına kayıtlı 1039 sayılı ihdas parselinin sınırları içerisine Kabasakal Köyü 5499 ada 2 ve 4 sayılı imar parsellerinin meydana getirildiğini, ancak gerek Seyhan Belediyesi"nce yapılan 37 No"lu imar düzenlemesinin ve gerekse aynı bölgede ... Büyükşehir Belediyesince yapılan imar uygulamasının idari yargı yerinde iptal edildiklerini ve böylece oluşturulan imar parsellerinin tapu kayıtlarının yolsuz tescil statüsüne düştüğünü ileri sürerek; 5499 ada 2 ve 4 sayılı imar parsellerinin Kabasakal Köyü 1039 sayılı kök parsel üzerine tahsis edilen 7960 metrekarelik kısımlarının iptali ile düzenleme öncesi kök parsele dönüştürülerek Hazine adına tescili suretiyle tapu kayıtlarının eski hale iadesinin sağlanmasını, olmadığı takdirde tazminat talebinde bulunmuştur.
Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, “Davalı ... hakkında karar verilmesine yer olmadığına, diğer davalılar yönünden davanın kabulüne” dair verilen ilk karar, Yargıtay 16. Hukuk Dairesinin 14.02.2014 tarihli ve 2014/1141 Esas, 2014/1289 Karar sayılı ilamı ile “…İhdas parselinin sınırları üzerinde dava konusu imar parsellerinin haricinde çekişmeye konu edilmeyen bölümler olup; bu bölümler bakımından usulüne uygun olarak açılmış bir dava yoktur. Öyleyse, öncelikle ihyası istenilen kök parselin, imar uygulamaları sonucu üzerinde oluşturulan dava konusu imar parselleri dışındaki diğer alanlar (imar parselleri, yol, vs.) bakımından da kadastral parselin ihyasına yönelik dava açması için davacıya usulüne uygun olarak süre verilmesi, açıldığı takdirde eldeki dava ile birleştirilmesi ve ondan sonra bir karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru olmadığından...." şeklindeki gerekçeyle bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine dair verilen karar Dairemizin 14.03.2018 tarih 2016/9752 E. 2018/1956 K. sayılı ilamı ile ‘’...Dava konusu 1039 parsel sayılı taşınmazla davacı Hazine"nin mülkiyet ilişkisi açık olup, somut olayda 775 sayılı Yasanın mülga 3. maddesinin uygulama yeri yoktur. Hal böyle olunca mahkemece, bozma ilamı doğrultusunda inceleme ve araştırma yapılmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş...’’ gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davalılar ... Büyükşehir Belediyesi vekili ile ... Belediyesi vekili temyiz etmiştir.
20 Şubat 2020 tarihli Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7221 sayılı Coğrafi Bilgi Sistemleri ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 7. maddesiyle 3194 sayılı İmar Kanununun 18. maddesine yeni bir fıkra eklenmiştir.
Eklenen bu hükme göre, 3194 sayılı Kanunun 18. maddesi kapsamında yapılmış imar uygulamalarının kesinleşmiş mahkeme kararlarıyla iptal edilmesi nedeniyle; davaya konu parselin imar planı kararları ile umumi ve kamu hizmetlerine ayrılan alanlara denk gelmesi veya iptal edilen uygulama ile tahsis ve tescil edilmiş parsellerde hak sahiplerince yapı yapılmış olması ve benzeri hukuki veya fiili imkânsızlıklar nedeniyle geri dönüşüm işlemleri yapılarak uygulama öncesi kök parsellere dönülemeyeceğinin parselasyon planlarını onaylamaya yetkili idarelerin onay merciince tespiti halinde, öncelikle davaya konu parselin hak sahiplerinin muvafakati alınmak kaydıyla uygulama sahası içerisinde idarece uygun bir yer tahsis edileceği veya anlaşma olmaması halinde davacı hak sahibinin kök parseldeki yeri dikkate alınarak uygulamadaki düzenleme ortaklık payı kesintisi düşüldükten sonraki taşınmazın rayiç bedeli üzerinden değerinin ödeneceği belirtilmiştir.
Dava konusu uyuşmazlık, eklenen bu hüküm uyarınca idareye başvuru yoluyla çözülmesi gerektiğinden, imar parselinin kadastral parsele ihyasına yönelik talebin dava konusu talebin, kanun değişikliği nedeniyle reddine karar verilmesi için yerel mahkeme hükmünün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalılar ... Büyükşehir Belediyesi vekili ile ... Belediyesi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.06.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.