Abaküs Yazılım
2. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/21709
Karar No: 2022/1783
Karar Tarihi: 09.02.2022

Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2021/21709 Esas 2022/1783 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık hakkında verilen nitelikli hırsızlık suçundan dolayı verilen ceza ertelendiği için oluşan kaydın hak yoksunluğuna sebebiyet verdiği, ancak arşivden silinmesi için yasal sürelerin henüz tamamlanmadığına dair Nurdağı Asliye Ceza Mahkemesi kararı, adres kayıt sistemiyle ilgili usulsüzlüklerden dolayı usulüne uygun kesinleşmediği gerekçesiyle kanun yararına bozuldu. Kanun yararına bozma talebinin reddedildiği kararda, Adli Sicil Kanunu'nun 12. maddesinin 1. fıkrası (b) bendi, geçici 2. maddesi ve 13/A-1-a-b maddeleri ile Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanunda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun'un 2. maddesi açıklanmıştır.
2. Ceza Dairesi         2021/21709 E.  ,  2022/1783 K.

    "İçtihat Metni"

    Nitelikli hırsızlık suçundan sanık ...'nun, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 142/1-b, 143 ve 62. maddesi uyarınca 1 yıl 11 ay 10 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, cezasının 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 51. maddesi uyarınca ertelenmesine dair Nurdağı Asliye Ceza Mahkemesinin 16/04/2013 tarihli ve 2010/10 esas, 2013/365 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, hükümlünün hapis cezasının infaz edilmiş sayılması nedeniyle mahkumiyet hükmünün tüm sonuçları ile ortadan kaldırılmasına ilişkin Nurdağı Asliye Ceza Mahkemesinin 20/08/2019 tarihli ve 2010/10 esas, 2013/365 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 05/10/2021 gün ve 7495/2021 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 15/10/2021 gün ve 2021/123017 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
    Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
    Karar tarihinden önce 11/04/2012 tarihli ve 28261 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6290 sayılı Adli Sicil Kanunu ile Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanunda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun'un 2. maddesi ile değiştirilen, 5352 sayılı Adli Sicil Kanunu'nun 12. maddesinin 1. fıkrası (b) bendi ile arşiv kayıtlarının silinmesi koşullarının yeniden düzenlendiği ve anılan Kanun'un geçici 2. maddesi uyarınca arşiv kayıtlarının silinmesi işleminin Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce yapılacağının hükme bağlandığı nazara alındığında, 11/04/2012 tarihinden itibaren adli sicil ve arşiv kayıtlarının silinmesi işleminin münhasıran Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce yapılması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde,
    Kabule göre de, adı geçen sanığın hırsızlık suçundan almış olduğu cezanın ertelenmesi nedeniyle oluşturulan kaydın, atılı suçun niteliği gereği sanık hakkında hak yoksunluğuna sebebiyet verdiği, 5352 sayılı Kanun'un geçici 2. maddesinin 2. fıkrası yollamasıyla, aynı Kanun'un 12/1-b maddesi gereğince, arşive alınma koşullarının oluştuğu tarihten itibaren, anılan Kanun'un 13/A-1-a-b maddesindeki koşullar yerine gelmek suretiyle yasaklanmış hakların geri verilmesi kararı alınması koşulu ile 15 yıl, yasaklanmış hakların geri verilmesi kararı alınmaksızın 30 yıl geçmesiyle arşivden silinebileceği, somut olayda; 13/05/2013 tarihinde kesinleşen ve kesinleşme tarihinden itibaren 2 yıllık denetim süresinin dolmasını takiben 13/05/2015 tarihinde infaz edilmiş sayılarak arşive alınan kaydın, arşive alınma tarihi üzerinden geçmesi gereken yasal sürelerin henüz tamamlanmamış olması nedeniyle, yazılı şekilde karar verilmesinde, isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
    7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 10/2. fıkrasının, “Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.” hükmü ile gerçek kişilere yapılacak tebligat ile ilgili olarak iki aşamalı bir yöntem benimsenmiş olması karşısında, önce bilinen en son adres (Bilinen bir adres yoksa ya da bilinen en son adres ile adres kayıt sistemindeki adres aynı ise MERNİS adresi olduğu belirtilmeksizin adres kayıt sistemindeki adres) esas alınarak, Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre normal tebligat çıkarılıp, çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, aynı Kanun'un 21/2. maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul edilerek, merci tarafından, tebligata, Tebligat Kanunu'nun 23/1-8 ve Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesi hükümlerine göre, “Tebligat çıkarılan adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğundan, tebliğ imkansızlığı durumunda, tebligatın, Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre bu adrese yapılması” gerektiğine dair şerh düşülerek tebliğ işlemlerinin tamamlanması gerektiği gözetilmeksizin, sanık ...'nun yokluğunda verilen hükmün sanığın MERNİS adresine Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesi gereğince “MERNİS adresi” ibaresi ile çıkarılan tebligat işleminin usule aykırı olmasından dolayı, hükmün usulüne uygun kesinleşmediği belirlenmekle; sonradan mahkemece verilen ve kanun yararına bozmaya konu 20/08/2019 tarihli ek kararın da yok hükmünde olduğu anlaşıldığından, kanun yararına bozmaya konu yapılamayacak olması nedeniyle (NURDAĞI) Asliye Ceza Mahkemesinin 20.08.2019 tarihli ve 2010/10 esas ve 2013/365 karar sayılı kararına yönelik kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, 09/02/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi