17. Hukuk Dairesi 2014/8267 E. , 2016/7313 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, 20.08.2007 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davalının yaralandığını, olaya karışan vasıtanın zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesinin olmaması nedeni ile davalının, davacıya müracaat ederek muhtelif zamanlarda tazminatlarını aldığını, ödenen bu tazminatlar nedeniyle olaya karışan sigortasız aracın sürücüsü ve maliki aleyhlerine Asliye Hukuk Mahkemesinde rücu davası açıldığını, Asliye Hukuk Mahkemesinin 05.04.2012 tarih 2008/238 E 2012/191 kararına konu davada yapılan yargılama sonucunda ...’ün olayda %25 oranında kusurlu olduğunun bilirkişi raporu ile ortaya çıktığını, kusur oranındaki değişme nedeniyle davalılar aleyhine açmış bulundukları toplam 53.659,02 TL’lik rücu davasında kusur oranları dikkate alınarak davalarının 40.244,28TL sının kabulüne, 13.414,74 TL"sının reddine karar verildiğini, davalıya gönderilen uyarı yazısı da sonuçsuz kalınca reddedilen 13.414,74TL için ödeme tarihlerinden itibaren yasal faizleri de hesaplanarak davalı ... aleyhine İcra Müdürlüğünün 2012/3183 sayılı dosyası ile takip yapıldığını, itiraz üzerine takibin durduğunu, yapılan itirazın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olup iyi niyetli olmadığını bu nedenlerle itirazın iptaline ve asıl alacağın %20"sinden az olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
Davalı vekili, müvekkilinden tedavi giderleri ve maluliyet tazminatının istenemeyeceğini, zira tedavisinin halen devam ettiğini, maluliyet oranının belirlenmediğini, kaldı ki davalının maluliyet oranının %100 oranında olduğunu, kazadan sonra davalının hiç çalışamadığını, yapılan itirazında haksız ve yersiz olmadığını, icra dosyasında istenen borcun likid bir borç olmayıp davacı tarafın talep ettiği tazminatın yargılama sonucunda ortaya çıkacağını bu nedenle davacı tarafın icra inkâr tazminatı talebinin reddedilmesini, davacının bu kaza sebebi ile Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/186 esas sayılı dosyasında ..... hakkında tazminat davası açtığını ve halen bu davanın derdest olduğunu bu dosyanın sonucunun beklenmesinin gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davalının İcra Müdürlüğü"nün 2012/3183 sayılı takip dosyasındaki vaki itirazının kısmen iptali ile takibin 13.414,76 TL asıl alacak, 5.403,80 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 18.818,56 TL üzerinden devamına karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere, özellikle oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan ödemenin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre istirdat istemine ilişkindir.
Davalının sorumlu tutulacağı alacak miktarı likit (belirli, muaccel) olmayıp, alacak miktarının tespiti yargılama yapılmasını gerektirdiğinden davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmemesi gerekirken yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru değil, bozma sebebi ise de bu yöndeki yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirmediğinden 6100 sayılı HMK’nin geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK’nin 438/7 maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Davalı vekilinin yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 3. bendinin hükümden çıkarılmasına, yerine "Alacak likit olmayıp yargılamayı
gerektirdiğinden davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine" cümlesinin yazılmasına ve hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 15.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.