13. Hukuk Dairesi 2016/13229 E. , 2019/4751 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı şirket tarafından yapılan binadan bir daire satın aldığını ve taşınmazın teslimi ve ilgili diğer hususlar hakkında taraflar arasında 02/05/2012 tarihli sözleşme imzalandığını, davalının, sözleşmeden doğan yükümlülüklerini tam olarak yerine getirmeyerek kendisinin zararına neden olması sebebiyle sözleşmede cezai şart olarak kararlaştırılan bedelin tahsili amacıyla ... 6. İcra Müdürlüğünün 2015/1442 esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, davalı tarafça itiraz edilerek takibin durdurulduğunu, takip dayanağı sözleşmenin 6. Maddesinde taraflarca taşınmazın 30/06/2013 tarihinde teslim edilmesinin kararlaştırıldığını, ancak davalı tarafça taşınmazın tesliminin, 03/09/2013 tarihinde gerçekleştirildiğini, yine sözleşmenin 7. Maddesinin a ve b fıkralarında binanın iskan ruhsatının alınması için gerekli olan vekaletname verildiği halde davalı tarafça halen binanın mesken ruhsatının da alınmadığını, elektrik ve su aboneliklerinin teslim tarihinden sonra en kısa süre içerisinde başlatılacağının kararlaştırıldığı ve üzerinden uzunca bir süre de geçmiş olmasına rağmen davalı tarafça halen bu işlemlerin gerçekleştirilmediğini, anlatılan şekillerde sözleşmeye uyulmaması sebebiyle davalı yönünden, sözleşmenin cezai şart içeren maddesine dayalı olarak başlattıkları, ... 6. İcra Müdürlüğünün 2015/1442 esas sayılı dosyasında takibe yapılan itirazın iptali ve takibin devamı ile inkar tazminatına karar verilmesini, talep ve dava etmiştir.
Davalı, teslim tesellüm tutanağında da yazılı şekilde, davacının, ‘’daireyi ve bina ortak müştemilatlarını tam ve noksansız olarak 30/08/2013 tarihinde teslim aldım bu tarihten sonra hiç bir hak alaka ve alacağım kalmamıştır. Mesken alınıncaya kadar şantiye su elektrik sayacından ödemeyi kabul ve taahhüt ediyorum. ‘’ diyerek imzası karşılığı teslim alıp kullanmakta olduğunu, bu durumda daireyi teslim alırken, şantiye su ve elektriğini kullanmayı kabul etmiş olup bu hususta bir zararın olmadığının açık olduğunu, bu itibarla da böyle bir talep ve dava hakkı olmadığını, bu nedenlerle davanın reddine, davacının, haksız ve usulsüz takip başlattığı gerekçesiyle, takip miktarının %20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, taraflar arasında yapılan daire satışı sonrası yapılacak işlerin düzenlendiği ve bu sözleşmeye uyulmaması halinde davalı yönünden cezai şart içeren maddeye dayalı olarak başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Takibin dayanağı olan 02/05/2012 tarihli sözleşme hükümleri taraflar için bağlayıcıdır. Mahkemece hükme esas alınan ve davalının sunduğu teslim ve tesellüm tutanağı belgesi toplu olarak düzenlenmiş olup, bu belgede yazılı hususlara sözleşme hükümleri karşısında itibar edilemez. Bu belge davacı tüketici yönünden haksız şart sayılacağından ve yine iskanın da halen alınmadığı hususları da değerlendirilmeyip, sadece bu belge esas alınarak hüküm kurulması hatalıdır. Takibe konu yapılan sözleşme hükümlerine göre tarafların iddia ve savunmaları da değerlendirilmek suretiyle sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.