Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, maliki olduğu 1466 sayılı parseli hafriyat dökülmek suretiyle davalı tarafından müdahale edildiğini ileri sürerek, harfriyatın kaldırılması suretiyle elatmanın önlenmesine, aksi halde eski hale getirme bedelinin tahsiline ve ayrıca ecrimisile hükmedilmesini istemiştir.
Davalı, hafriyatın 4-4,5 yıl kadar önce döküldüğünü ayrıca bu hafriyatın engebeli olan taşınmazın yararına bulunduğu belirterek, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, hafriyatın, taşınmazın davacı tarafından satın alınmasından önce döküldüğü, taşınmazın mevcut haliyle satın alındığı, ecrimisil koşullarının da gerçekleşmediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
-KARAR-
Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, eski hale getirme ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden, çekişme konusu 1466 sayılı parselin 23.8.2004 tarihinde satın alınmak suretiyle davacı adına kayıtlı bulunduğu ve davalı kooperatif tarafından hafriyat malzemesi dökülmek suretiyle taşınmaza el atıldığı sabittir. Nitekim bu husus mahkemenin de kabulündedir.
Ne varki, mahkemece, elatma olgusunun davacının taşınmazı edinmesinden önce gerçekleştiği, taşınmazın mevcut haliyle satın alındığı, ayrıca daha önce kullanılmayıp kullanma imkanının az olduğu gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiştir.
Bilindiği üzere, mülkiyet hakkı eşyaya bağlı ayni haklardan olup, herkese karşı ileri sürülebileceği gibi, hakka yönelik bir müdahale durumunda ne zaman gerçekleştiğine bakılmaksızın, ileri sürüldüğü andaki hak sahibi tarafından her zaman koruma istenebileceği de kuşkusuzdur.
Bunun yanında, 7900 m2 lik taşınmazın daha önce kullanılmaması ve kullanma imkanının da az olması, malikine hiçbir gelir getirmeyeceği sonucunu da doğurmaz.
Hal böyle olunca, davalının el atmasının önlenmesine, taşınmazın eski haline getirilmesine ve belirlenecek ecrimisile karar verilmesi gerekirken, davanın reddedilmesi isabetsizdir. Davacının temyiz itirazı yerindedir. Kabulüyle, hükmün açıklanan nedenden ötürü HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 21.11.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.