8. Hukuk Dairesi 2011/3301 E. , 2012/665 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil
... ile ... aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair Afşin Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 30.11.2010 gün ve 147/757 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı ... vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, kazanmayı sağlayan zilyetliğe dayanarak 101 ada 1 parselin keşif sırasında gösterecekleri bölümünün tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalı ... vekili, cevap dilekçesinde, zilyetlik şartları oluşmadığından davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, 02.11.2009 tarihli raporda A ve B harfleri ile gösterilen toplam 7032.61 m2"lik taşınmaz bölümünün iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kazanmayı sağlayan eklemeli zilyetlik ile imar ve ihya hukuksal sebeplerine dayalı olarak TMK.nun 713/1, 996, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14 ve 17.maddeleri gereğince açılan mülkiyetin aktarılmasına ilişkin tapu iptali ve tescil davasıdır.
Keşif sırasında taşınmazların dört tarafının Hazineye ait taşlık arazi ile çevrili olduğu saptanmıştır. Taşınmazların belirlenen bu niteliğine göre 3402 sayılı Kadastro Kanununun 17.maddesi gereğince imar ve ihyaya muhtaç yerlerden olduğunun kabulü gerekmektedir. Bu nedenle anılan maddede öngörülen imar ve ihya koşullarının davacı yararına gerçekleşip gerçekleşmediğinin belirlenmesi zorunludur.
Uyuşmazlık konusu 101 ada 1 parsel 542 hektar 9676 m2 miktarı ile ham toprak vasfı ile 07.08.2000 tarihinde ... adına tespit edilmiş, üçüncü kişilerin Kadastro Mahkemesine açtığı davanın kabulüne ilişkin kararın 20.03.2004 tarihinde kesinleşmesi ile ... adına tapu kaydı oluşmuştur. 101 ada 1 parsel 541 hektar 6512,45 m2 miktarında olup ham toprak vasfı ile ... adına kayıtlıdır. Dosya kapsamına göre taşınmazın niteliği konusunda duraksama söz konusudur. Bu nedenle dava konusu taşınmazın yüzölçümünün büyüklüğü gözönünde tutularak taşınmazların bulunduğu yöreye ait tespitin yapıldığı 07.08.2000 tarihinden geriye doğru en az 20 yıl öncesine ait (1975-1980 yılları arası) iki ayrı zamanda çekilmiş hava fotoğrafları ile topoğrafik haritanın bulundukları yerlerden getirtilerek zemine uygulanması, yerel bilirkişi ve tanıkların HMK.nun 243 ve 244. maddeleri gereğince uzman bilirkişilerle birlikte davetiyeyle keşif yerine çağrılmaları, uyuşmazlığın taşınmazlara ilişkin bulunması nedeniyle yerel bilirkişi ve tanıklar ile diğer uzman bilirkişilerin HMK.nun 259 ve 290/2. maddeleri gereğince keşif yerinde dinlenmelerinin sağlanması, hava fotoğraflarının çekildikleri tarihlere göre taşınmazların kültür arazisi niteliğinde bulunup bulunmadığı, imar ve ihya edilip edilmedikleri ya da hangi nitelikte bulundukları konularında jeodezi ve fotoğrametri uzmanından rapor alınması, topoğrafik haritanın aynı biçimde gözönünde tutulması, hava fotoğraflarının uzman bilirkişice üç boyutlu olarak stereoskopik aletle incelemeye tabi tutulması, gerekçesinin raporda açıklanması, kabulüne karar verilen taşınmaz bölümleri ile çevresi bir bütün olarak düşünülmek suretiyle taşınmazların imar ve ihyasına hangi tarihte başlandığı, imar-ihyayı ne şekilde sürdürdükleri, ne biçimde emek ve para sarfedildiği ve taşınmazın nitelikleri konusunda uzman bilirkişi ziraat mühendisinden tarafların ve Yargıtay’ın denetimine açık gerekçeli rapor istenilmesi ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve inceleme sonucu hüküm kurulmuş bulunması usul ve kanuna aykırıdır.
Davalı ... vekilinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde olduğundan kabulü ile yerel mahkeme hükmünün 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 09.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.