23. Hukuk Dairesi 2019/1137 E. , 2019/1764 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davalılar ... ile ..."ın davacı kooperatif yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptıkları dönemde, kooperatif kaşesini kullanarak yetkileri dışında kooperatif amacına aykırı şekilde 22.03.1999 tarihli, 2.400,00 TL bedelli ve 04.04.1999 tarihli, 2.758,00 TL bedelli iki adet bono düzenlediklerini, bunu takiben davalı ..."ın müvekkili aleyhine takibe başladığını, bonoların borç olmadığı halde verildiği ve bonolardan dolayı kooperatifin borcunun olmadığını ileri sürerek müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 29.05.2002 tarihli oturumda, davalılar ... ve ... hakkında açtıkları davadan feragat ettiklerini bildirmiştir.
Davalı ... vekili, bonolar sebebiyle davacı kooperatifin borçlu olduğunu, mal girişinin olup olmadığı veya kooperatif defterlerine bu konunun işlenip işlenmemesinde müvekkilinin bir kusurunun bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalılar ... ve ..., davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; davalı ... yönünden temsilcilerin iyi niyetli üçüncü kişilerle yapmış olduğu işlemlerin kooperatifi bağladığı ve kooperatifin sorumluluktan kurtulma imkanının olmadığı, diğer davalılar yönünden ise davadan feragat edildiği gerekçesiyle davaların reddine dair verilen karar kararın dairemizin 12.11.2014 tarihli ilamıyla bozulmuş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine ve özellikle davalı ..."ın dava konusu senetleri kötü niyetle iktisap ettiğinin davacı tarafça ispat edilemediğine göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 07.05.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.