Esas No: 2020/24631
Karar No: 2022/1945
Karar Tarihi: 10.02.2022
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2020/24631 Esas 2022/1945 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık kasten yaralama ve hakaret suçlarından mahkum edilmiş ve adli para cezasına çarptırılmıştır. Ancak, adli para cezasının doğrudan hükmolunması nedeniyle bu hükümler temyiz edilemez. Sanık aynı zamanda kamu malına zarar verme ve tehdit suçlarından da hüküm giymiştir. Kamu malına zarar verme suçunda İçişleri Bakanlığı zarar gören olarak dava açmıştır ve hüküm temyiz edilmiştir. Ancak bu suçta iddia hakkı kısıtlanmış ve CMK'nın 233 ve 234. maddelerine aykırı davranılmıştır. Ayrıca, tehdit suçu için TCK'nın 106/1-1.cümle maddesi uyarınca uzlaştırma işlemi yapılması ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. 5271 sayılı CMK'nın 251. maddesi uyarınca yeniden değerlendirme yapılması gerektiği belirtilen suçtan zarar gören ile sanık müdafiinin temyiz itirazları yerinde görülmüş ve hükümler bozulmuştur. Detaylı olarak belirtilen kanun maddeleri ise 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un geçici 2. maddesi, 5271 sayılı CMK’nın 260/1. madde ve fıkrası, 7188 sayılı Kanun’un 31. maddesiyle eklenen geçici 5
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kamu malına zarar verme, tehdit, hakaret, kasten yaralama
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
I- Sanık hakkında kasten yaralama ve hakaret suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;
14.04.2011 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 31.03.2011 tarih ve 6217 sayılı Kanun'un 26. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'a eklenen geçici 2. maddesi gereğince doğrudan hükmolunan 3.000,00 TL dahil adli para cezasına mahkûmiyet hükümlerinin temyizi mümkün olmadığından sanık müdafiinin temyiz isteminin CMUK'nın 317. maddesi gereğince istem gibi REDDİNE,
II- Sanık hakkında kamu malına zarar verme ve tehdit suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;
Kamu malına zarar verme suçu bakımından katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunan İçişleri Bakanlığının gerekçeli kararın tebliği üzerine hükmü temyiz ettiği anlaşıldığından suçtan zarar gören kurumun 5271 sayılı CMK’nın 260/1. madde ve fıkrası uyarınca yasa yollarına başvurma hakkı bulunduğu belirlenerek ve sadece sanık ... hakkında kamu malına zarar verme suçundan dava açılıp mahkumiyet hükmü kurulduğu belirlenerek yapılan incelemede;
Dosya içeriğine göre tehdit suçu yönünden diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;
1- Kamu malına zarar verme suçu yönünden suçtan zarar gören İçişleri Bakanlığının duruşmadan haberdar edilip iddia ve delillerini sunma ve davaya katılma olanağı sağlanarak, sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, iddia hakkı kısıtlanmak suretiyle CMK’nın 233 ve 234. maddelerine aykırı davranılması,
2- 02.12.2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesi ile uzlaştırma hükümleri yeniden düzenlenmiş olup, sanığın eylemine uyan TCK'nın 106/1-1.cümle maddesinde düzenlenen suçun uzlaşma kapsamına alındığı nazara alınarak, uzlaştırma işlemi yapılıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
3- 24.10.2019 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 17.10.2019 tarih ve 7188 sayılı Kanun’un 24. maddesi ile düzenlenen 5271 sayılı CMK'nın 251. maddesindeki "Basit Yargılama Usulü"nün uygulanmasıyla ilgili olarak, 7188 sayılı Kanun’un 31. maddesiyle 5271 sayılı CMK'na eklenen geçici 5/1-d maddesi ile "01.01.2020 tarihi itibariyle kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz" şeklinde sınırlama getirilmiş ise de;
Hükümden sonra, 19.08.2020 tarihli ve 31218 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 25.06.2020 tarihli ve 2020/16 Esas, 2020/33 Karar sayılı iptal kararı ile yukarıda anılan geçici madde 5/1-d’ de yer alan "kovuşturma evresine geçilmiş" ibaresinin, bilahare 16.03.2021 tarihli ve 31425 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 14.01.2021 tarihli ve 2020/81 Esas, 2021 Karar sayılı iptal kararı ile de yukarıda anılan geçici madde 5/1-d’de yer alan ‘‘Hükme bağlanmış’’ ibaresinin aynı bentte yer alan, "Basit yargılama usulü" yönünden Anayasa'nın 38.maddesine aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiştir.
CMK’nın 251/3. maddesinde “Basit yargılama usulü uygulanan dosyalarda sonuç ceza dörtte bir oranında indirilir” şeklindeki düzenleme gereği maddi ceza hukuku anlamında sanık lehine sonuç doğurmaya elverişli olması nedeniyle, temyize konu ve CMK'nın 251/1. maddesi kapsamına giren, TCK’nın 106/1-1.cümle maddesinde düzenlenen tehdit suçu yönünden, aynı Kanun’un 7. ve CMK’nın 251. maddeleri uyarınca yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, suçtan zarar gören ... vekili ile sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, (kamu malına zarar verme suçu bakımından diğer yönleri incelenmeyen) hükümlerin bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 10/02/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.