Esas No: 2021/7804
Karar No: 2022/8170
Karar Tarihi: 22.11.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/7804 Esas 2022/8170 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, davalının ticari krediler ve kredi kartı borçlarını ödemediğini ve takibe itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptalini ve icra inkar tazminatı talep etmiştir. Mahkeme, davacının kısmen haklı olduğunu ve davalının borç ödemeleri yaptığını belirterek, alacağın kısmen kabul edilmesine ve itirazın kısmen iptaline karar vermiştir. Temyiz duruşmasında, davacı vekilinin itirazları haksız bulunmuştur ve mahkeme kararı onanmıştır.
Kanun Maddeleri: Ticaret Kanunu Madde 208-214, İcra ve İflas Kanunu Madde 55-57.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 24.03.2021 tarih ve 2021/109 E. - 2021/295 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, taraflar arasındaki sözleşmelere istinaden davalının ticari krediler kullandığını, yine sözleşme ile kredi kartı tahsis edildiğini, davalının borcunu zamanında ödemediğini, kredileri kat edilerek ihtarname keşide edildiğini, borç ödenmediğinden tahsili için davalı aleyhine başlatılan icra takibinin davalının itirazı ile durduğunu ileri sürerek, itirazın iptalini ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davalının borcunun olmadığını, davacının alacağının varlığını ispat etmesi gerektiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; banka kredi alacağının tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, davacının alacağını teminat altına almak için davalıya ait taşınırlar üzerine rehin konulduğu, borcun ödenmemesinden sonra davacının menkul rehinlerinin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatıldığı, davalının itirazı ile takibin durduğunu, davacı tarafından talep edilen akdi ve temerrüt faizlerinin sözleşmeye uygun olduğu, takipten sonra ve davadan önce davalının borca kısmi ödemesinin bulunduğu, davacının kısmen ödenen bu alacağa ilişkin dava açmakta hukuki yararı olmadığı ve alacağın likit olduğu gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne, 1.226.300,67 TL asıl alacağa ilişkin itirazının iptaline, asıl alacağın 987.266,07 TL kısmı yönünden, kısmi ödemenin yapıldığı, 24.03.2014 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yıllık %28.80 oranında, asıl alacağın 220.964,60 TL kısmına yıllık %26.88 oranında ve asıl alacağın 18.070,00 TL’lik kısmı yönünden ise yıllık %30.24 oranında faiz ve faizin BSMV'si ile birlikte tahsiline, icra inkar tazminatına, davalı tarafından takipten sonra davadan önce ödenen 251.400,00 TL alacağa ilişkin dava açılmasın da davacının hukuki yararı bulunmadığından iş bu miktar alacağa ilişkin davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 21,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 22/11/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.