Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/7665
Karar No: 2016/5893
Karar Tarihi: 05.05.2016

Dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2016/7665 Esas 2016/5893 Karar Sayılı İlamı

23. Ceza Dairesi         2016/7665 E.  ,  2016/5893 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dolandırıcılık
    HÜKÜM : Tüm sanıkların 5237 sayılı TCK"nın 37/1, 157/1, 62, 52/2 maddeleri uyarınca neticeten 2 yıl 6 ay hapis, 1.660 TL adli para cezası ile cezalandırılmalarına, sanık ... dışındaki sanıkları hakkında hükmedilen hapis cezalarının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, infazdan sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına.

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Katılan ...’in kendisine ait ... plakalı... marka aracını satılığa çıkardığı, 17/03/2011 tarihinde katılanı arayan ve kendisini ... ismiyle tanıtan bir kişinin söz konusu aracı satın almak istediğini söylediği ve pazarlık yapmak için katılanı...İline davet ettiği, bunun üzerine katılanın satışa çıkardığı aracı ile...İline geldiği, burada katılanı kendisini ... olarak tanıtan sanık ... ile sanık ... ve kendisini... ismi ile tanıtan sanık ...’in karşıladıkları, yapılan pazarlık neticesinde tarafların suça konu aracın 13.500 TL bedelle satılması hususunda anlaştıkları, bilahare aracıyla birlikte ikamet ettiği ... İline dönen katılanın 18/03/2011 tarihinde ... Noterliğine giderek söz konusu aracın satışı konusunda sanık ...’ye yetki verilmesine ilişkin bir vekaletname çıkardığı ve aynı gün yine aracı ile birlikte ... İline geldiği, burada kendisini sanık ... ...’in karşıladığı ve katılanı...İl Merkezinde bulunan bir eve götürdüğü, katılanın aracın ruhsatını ve satış için çıkartmış olduğu vekaletnameyi aracın güneşliğinde bıraktıktan sonra eve girdiği, bu sırada evde sanık ... ile sanık ...’nin de bulundukları, katılanın sanık ... ile araç alım satımı ile ilgili olarak konuştuğu sırada adı geçen sanığın telefonun çaldığı, adı geçen sanığın arayan kişi ile görüştükten sonra katılana “dayısının kaza yaptığını, aracın parasının bulunduğu kasanın anahtarının da dayısında olduğunu, buraya kadar geldiğine göre kendisine senet vereceğini” söyleyerek suçta kullanılan ödeme ve keşide tarihi 21/03/2011 tarihi olan, 13.500 TL bedelli senedi katılana verdiği, yine katılandan aracın ruhsatını bırakmasını, vekaletnameyi ise götürmesini istediği, bunun üzerine katılanın aracı ve ruhsatını bırakarak ... ’a geri döndüğü, bilahare 21/03/2011 tarihinde parasının ödenmemesi üzerine sanık ...’ı telefonla arayan katılanın adı geçen sanığın çeşitli bahanelerle kendisini oyalaması üzerine durumdan şüphelendiği ve notere giderek almış olduğu vekaletnamenin akıbetini sorduğu, burada kendisine ibraz ettiği vekaletnamenin renkli fotokopi olduğunun söylenilmesi üzerine, araç pazarlığı için ...’da bulunduğu sırada aracında bıraktığı vekaletnamenin sanıklar tarafından renkli fotokopi çektirilmek suretiyle çoğaltıldığını ve vekaletname aslının sanıklarda bulunduğunu anladığı, bilahare aracının durumunu araştıran katılan aracının 18/03/2011 tarihinde ... adına çıkartılmış vekaletnameye istinaden sanık ...’ya satıldığını, yine adı geçen sanığın da bu aracı ... isimli şahsa sattığını tespit ettiği, bu şekilde sanıkların başlangıçtan itibaren aynı fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ederek katılanın inceleme ve denetleme eğilimini etkileyebilecek yoğunluk ve güçte sergiledikleri hileli davranışlarla üzerlerine atlı “dolandırıcılık” suçunu işlediklerinin iddia edildiği somut olayda;
    1-Sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Sanığın yokluğunda verilen mahkûmiyet hükmüne ilişkin tebligatın, savunmasında beyan ettiği askerlik adresine gönderilip tebliğ edilememesi üzerine, bu kez mernis adresine Tebliğat Kanunun 21. maddesine göre usulüne uygun olarak 04/12/2013 tarihinde tebliğ edilmesine karşın sanığın yasal süresi geçtikten sonra 30/12/2013 havale tarihli dilekçesi ile temyiz inceleme başvurusunda bulunduğu anlaşıldığından temyiz inceleme başvurusunun, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
    2-Sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;
    Sanıkların aşamalardaki savunmalarına, katılan beyanına, tanık anlatımına, teşhis tutanaklarına, suça konu senet altındaki bir kısım yazıların sanık ...’nin eli ürünü olmasının kuvvetle muhtemel olduğuna ilişkin ekspertiz raporuna ve tüm dosya kapsamına göre; sanıklar ... ve ...’nin katılan tarafından satışa çıkarılan aracı satın almak için katılanla iletişim kurdukları, bu sırada sanıklardan ...’nin katılana kendisini ... ismi ile, sanık ...’in de... ismi ile tanıttığı, adı geçen sanıkların bu şekilde kendilerini farklı isimlerle tanıttıkları sırada sanıklar ... ve ...’ün de sanıkların yanında oldukları ve sanıklar ... ve ...’in katılana yönelik bu hileli eylemlerine gerçek durumdan haberdar olmalarına rağmen katılanı uyarmayarak iştirak ettikleri, bilahare katılan üzerinde güven tesis eden sanıkların katılanın satışa çıkardığı aracının devri için sanık...adına vekaletname çıkarmasını sağladıkları, sonrasında bir şekilde söz konusu vekaletnamenin renkli fotokopisini çektiren sanıkların fotokopi belgeyi katılana verdikleri, asıl vekaletnameyi de uhdelerinde tutarak bu vekaletnameye istinaden söz konusu aracı aynı gün içerisinde başkalarına sattıkları, her ne kadar sanıkların katılana borçlusu sanık ... olan bir senet verdikleri tespit edilmiş ise de; adı geçen sanığın bu senedin kendisine ait olmadığını beyan ettiği anlaşılmakla, en baştan beri iştirak iradesi ile hareket eden sanıkların sergiledikleri hileli davranışlarla katılanın zararına kendi yararlarına olabilecek şekilde haksız menfaat etmek suretiyle üzerlerine atılı “dolandırıcılık” suçunu işledikleri anlaşılmış olup, sanıklar ..., ..., ..., ... ve ...’ün üzerlerine atılı dolandırıcılık suçundan mahkumiyetlerine yönelik kabulde herhangi bir isabetsizlik görülmemiş, sanıklar hakkında belirlenen gün para cezasının adli para cezasına çevrilmesi işleminin 5237 sayılı TCK’nın 52. maddesi uyarınca belirlenen tam gün sayısının, bir gün karşılığı olarak takdir edilen miktar ile çarpılması suretiyle yapılması gerekirken, yazılı şekilde sonuç adli para cezasının doğrudan belirlenmesi suretiyle yapılması mahallinde giderilebilir eksiklik olarak görülmüş ve yine 5237 sayılı TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesi"nin 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08/10/2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda infaz aşamasında gözetilmesi olanaklı görülmüştür.
    a-Sanıklar ... ve ... hakkında kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik olarak;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanıklar ... ve ... müdafiilerinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
    b-Sanıklar ..., ... ve ... hakkında kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik olarak ise;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık ... ve ... müdafileri ile sanık ...’nin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Sanıklar ..., ... ve ...’nin, adli sicil kayıtlarında yer alan mahkûmiyetlerinden en ağırının tekerrüre esas alınması gerektiği gözetilmeden birden fazla mahkûmiyet ilamının tekerrüre esas alınması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve ... müdafileri ile sanık ...’nin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususların aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından sanıklar hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına ilişkin kısımdan sanık ...’e yönelik kısımdan “... Sulh Ceza Mahkemesinin 18.12.2007 Tarih, 2007/92 Esas, 2007/577 Karar” ibaresinin, sanık ...’ye yönelik kısımdan “... Asliye Ceza Mahkemesinin 20.11.2007 Tarih, 2006/362 Esas, 2007/701 Karar” ibaresinin, son olarak sanık ... ile ilgili kısımdan “... Sulh Ceza Mahkemesinin 01.02.2010 Tarih, 2009/704 Esas, 2010/75 Karar” ibaresinin çıkartılarak sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 05/05/2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi