Başkalarına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2018/2741 Esas 2020/3530 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi Esas No: 2018/2741 Karar No: 2020/3530 Karar Tarihi: 25.06.2020
Başkalarına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2018/2741 Esas 2020/3530 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, başkalarına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma ve resmi belgede sahtecilik suçlarından mahkum edilmiştir. İlk suçla ilgili yapılan temyiz incelemesinde Anayasa Mahkemesi kararının uygulanması gerektiği belirtilmiştir ve verilen hükümde bir yanlışlık görülmemiştir, bu nedenle sanığın temyiz talepleri reddedilmiştir. Ancak ikinci suçla ilgili yapılan temyiz incelemesinde sanığın etkin pişmanlığı nedeniyle cezasının azaltılması veya kaldırılması gerektiği tartışılmadan hüküm kurulduğu ve TCK'nin 53. maddesiyle ilgili olarak Anayasa Mahkemesi kararının yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilerek karar bozulmuştur. Kanun maddeleri: TCK'nin 53. ve 269. maddeleri, 5237 sayılı TCK ve 1412 sayılı CMUK.
11. Ceza Dairesi 2018/2741 E. , 2020/3530 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Başkalarına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma, resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Mahkumiyet
1- Sanığın "Resmi belgede sahtecilik" suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde; 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Yapılan yargılamada, toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığa yüklenen suçun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, temel cezayı teşdit gerekçesi ile cezayı azaltıcı sebebin nitelik ve derecesi takdir kılınmış ve incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanığın yerinde görülmeyen temyiz nedenlerinin reddiyle hükmün ONANMASINA, 2- Sanığın "Başkalarına Ait Kimlik veya Kimlik Bilgilerini Kullanma" suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz taleplerinin incelenmesine gelince; Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz nedenlerinin reddine, ancak:
-Sanığın, “6136 sayılı Kanun’a muhalefet” suçunun şüphelisi olarak yakalandığında hakkında soruşturma yapılmasını engellemek amacıyla polis memurlarına ... adına düzenlenmiş suça konu sürücü belgesi ve nüfus cüzdanını ibraz ettiği, adli muayene raporunun ... adına düzenlendiği, polislerin sanığın tedirgin davranışlarından şüphe etmeleri üzerine kimlik bilgilerinin doğru olup olmadığını sordukları esnada sanığın gerçek kimlik bilgilerini açıkladığı anlaşılmakla, hakkında TCK"nin 269. maddesindeki etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanma olanağı bulunup bulunmadığı tartışılmadan yazılı şekilde hüküm kurulması, b-5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz talepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 25.06.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.