Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/6147
Karar No: 2016/5892
Karar Tarihi: 05.05.2016

Dolandırıcılık 2 kez - dolandırıcılığa teşebbüs - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2016/6147 Esas 2016/5892 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık, dolandırıcılık suçundan üç ayrı kişiye karşı suç işlediği gerekçesiyle cezalandırıldı. Mahkeme, sanığın suç işleme amacı ve ortaya çıkan zarar ile birlikte, ceza miktarını belirledi. Ancak temyiz itirazları sonucunda karar bozuldu. Mahkeme, sanığın cezasının belirlenirken, suçun işleniş biçimi, suç yerinin ve zamanının dikkate alınması gerektiğine dikkat çekti. Ayrıca, aynı suçu birden daha fazla işlediği için zincirleme suç hükümlerinin de uygulanması gerektiği belirtildi. Kararda yer alan kanun maddeleri ise şöyle: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 157/1, 62/1, 52, 52/4, 53/1, 63 ve 3/1 maddeleri, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 232/6 maddesi ve Anayasa Mahkemesi'nin 2014/140; K. 2015/85 sayılı kararı.
23. Ceza Dairesi         2016/6147 E.  ,  2016/5892 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dolandırıcılık (2 kez), dolandırıcılığa teşebbüs
    HÜKÜM : 1- Katılan ..."a yönelik eylemi nedeniyle; 5237 sayılı TCK’nın 157/1, 62/1, 52, 52/4, 53/1, 63. maddeleri uyarınca 4 yıl, 2 ay hapis ve 83.320 TL adli para cezası
    2- Katılan ..."e yönelik eylemi nedeniyle; 5237 sayılı TCK’nın 157/1, 62/1, 52, 52/4, 53/1, 63. maddeleri uyarınca 4 yıl, 2 ay hapis ve 83.320 TL adli para cezası
    3- Katılan ..."e yönelik eylemi nedeniyle; 5237 sayılı TCK’nın 157/1, 35, 62/1, 52, 52/4, 53/1, 63. maddeleri uyarınca 3 yıl, 1 ay, 15 gün hapis ve 62.500 TL adli para cezası


    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanık müdafiin yasal süresinden sonra yaptığı ve hükmolunan sonuç ceza miktarı itibarıyla da koşulları bulunmayan duruşmalı inceleme isteminin 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gözetilerek CMUK"nın 318. maddesi uyarınca reddiyle, incelemenin duruşmasız yapılmasına karar verilerek yapılan incelemede:
    Sanık ...’ın suç tarihinden önce açık kimlik bilgileri tespit edilemeyen ...isimli bir kişi ile telefon yolu ile irtibata geçtikleri kişileri “emniyet görevlisi olduklarına inandırıp, yürütülmekte olan bir soruşturmada kullanılmak üzere para vermeleri gerektiği şeklindeki hileli sözlerle kandırmak suretiyle haksız menfaat temin etmek hususunda anlaşmaya vardığı, bu kapsamda;
    09/09/2015 günü açık kimlik bilgileri saptanamayan ...isimli kişinin katılan ..."i ev telefonundan arayarak kendisini ... Polis Merkezinde görevli bir polis memuru olarak tanıttığı ve adı geçen katılanı "sizin kimliğiniz ...’nın elinde sizi içeri atabilirler, sizi kurtaracağız, evinizde altın ve paranız varsa hepsini gelen sivil polise teslim edin" şeklindeki hileli sözlerle kandırdığı, ...isimli kişinin bu sözlerine inanan katılan ...’nin evde bulunan
    22 ayar 8 adet bilezik, 12 adet çeyrek altın, 750 ABD Doları, 1.000 Avro ve 3.000 TL parayı bir poşete koyarak bir süre sonra eve gelen sanık ..."e teslim ettiği, bilahare katılan ..."yi bir kez daha arayan ...isimli kişinin aynı şekilde kandırdığı katılanın bankadan 20.000 TL para çekmesini sağladığı, katılanın bu parayı da sanık ..." e teslim ettiği,
    Yine 15/09/2015 günü saat 09:30 sıralarında katılan ..."ı ev telefonundan arayan ancak açık kimlik bilgileri belirlenemeyen ...isimli kişinin adı geçen katılanı "polis memuru olduğunu, ... İlçesinde bulunan bir kuyumcu dükkanında meydana gelen hırsızlık olayı ile ilgili olarak soruşturma yürütüldüğünü, hırsızlar tarafından kullanılan aracın içerisinden eşine ait nüfus cüzdanı çıktığını, hırsızların çaldıkları altınları bizzat kendisine verdiklerini, bu işten kurtulmaları için evlerinde bulunan altın ve paraları kendilerine vermelerinin gerektiğini" söyleyerek kandırdığı, ...isimli kişinin bu sözlerine inanan katılanın bu kişinin yönlendirmesi ile banka hesabında bulunan 9.875 TL parayı çekerek bir süre sonra eve gelen sanık ..."e teslim ettiği, ancak daha sonra dolandırılmış olabileceğine dair kuşkuya düşen katılanın eşi ile birlikte emniyete müracaat ederek kendisini dolandıran kişilerden şikâyetçi olduğu,
    Bilahare 15/09/2015 günü saat 13:00 sıralarında katılan ...’i ev telefonundan arayan ...isimli kişinin kendisini polis amiri olarak tanıttıktan sonra katılan adına kredi kartı çıkartıp para çeken kişilerin yakalanması için soruşturma yürütüldüğünü, bu kişilerin yakalanabilmesi için bankadan kredi çekip kendisi ile irtibata geçecek emniyet görevlilerine vermesi gerektiğini, şayet para vermezse evinde arama yapılacağını ve tutuklanabileceğini söyleyerek katılanı kandırdığı, bunun üzerine katılanın kredi çekmek amacıyla ... Bankası ...Şubesine gittiği, bu sırada katılan tarafından gerçekleştirilen bu telefon görüşmesinden şüphelenen katılanın eşinin polisi arayarak eşinin dolandırılmakta olduğuna dair ihbarda bulunduğu, bu ihbara istinaden... Bankası ... Şubesine giderek katılanla irtibata geçen kolluk görevlilerinin arayan kişinin dolandırıcı olduğu hususunda katılanı uyardıkları, bunun üzerine kolluk görevlilerinin talimatıyla hareket eden katılanın telefonda konuşmakta olduğu ...isimli kişiye 20.000 TL kredi çektiğini söylediği, bir süre sonra katılan ... isimli kişinin yönlendirmesi ile katılanla buluşarak katılan ...’in çektiğini söylediği krediyi ondan almaya çalışan sanık ...’in soruşturmada rol alan kolluk görevlilerince yakalandığı,
    Bu şekilde sanık ...’ın açık kimlik bilgileri tespit edilemeyen ...isimli kişi ile iştirak iradesi ile birlikte hareket ederek katılanlar ... ve ...’a yönelik olarak “iki ayrı dolandırıcılık” suçunu, katılan ...’e yönelik olarak da “dolandırıcılığa teşebbüs” suçlarını işlediğinin iddia ve kabul edildiği somut olayda;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiilerinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1-5237 sayılı TCK"nın 61. maddesi uyarınca temel ceza belirlenirken söz konusu maddenin 1. fıkrasında yedi bent halinde sayılan hususlarla aynı Kanun"un 3/1. maddesindeki "suç işleyen kişi hakkında işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı ceza ve güvenlik tedbirine hükmolunur" şeklindeki yasal düzenlemeler ile dosyaya yansıyan bilgi ve kanıtlar birlikte ve isabetle değerlendirilip, denetime olanak verecek şekilde ve somut gerekçeler de gösterilmek suretiyle ilgili kanun maddesindeki cezanın alt ve üst sınırları arasında takdir hakkının kullanılmasının ve yine temel cezanın hak ve nesafete uygun bir şekilde tayin edilmesinin gerektiği, buna göre somut olayda kısa bir zaman dilimi içerisinde 3 farklı katılana karşı hileli hareketlerde bulunarak haksız menfaat temin eden veya etmeye çalışan sanık hakkında kasta dayalı kusurunun ağırlığı ve meydana gelen zarar miktarı da göz önünde bulundurulmak suretiyle alt sınırdan uzaklaşılarak ceza tayin edilmesinde herhangi bir isabetsizlik görülmemiş ise de; sanığın eylemi neticesinde katılanların uğradıkları veya uğrayabilecekleri zarar miktarlarının farklı olduğu gözetilmeden ve yine gerekçe olarak "... suçun işleniş biçimi, şekli, yeri zamanı ve sanıktaki kasıt yoğunluğu..." gibi kanundaki soyut ibarelerin tekrar edilmesi suretiyle, 5237 sayılı TCK’nın 3/1. maddesinde düzenlenen orantılılık ilkesine de aykırı olacak şekilde temel cezaların alt sınırdan çok fazla uzaklaşılarak en üst hadden belirlenmesi,
    2- Sanığın, bir suç işleme kararının icrası kapsamında değişik zamanlarda katılan ...’e karşı aynı suçu birden fazla işlemeiş olmasına karşın sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 43/1. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
    3-Sanık hakkında katılan ...’e yönelik eylemi nedeniyle kurulan hükümde teşebbüs hükümleri uygulanırken uygulanan kanun ve maddesinin gösterilmemesi suretiyle, 5271 sayılı CMK’nın 232/6.maddesine aykırılık oluşturulması,
    4- Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve E. 2014/140; K. 2015/85 sayılı kararının Resmi Gazetenin 24/11/2015 tarih ve 29542 sayısında yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanun"un 326/son maddesi uyarınca sonuç ceza miktarı bakımından kazanılmış hakkın gözetilmesine 05/05/2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi