17. Hukuk Dairesi 2016/5164 E. , 2016/7160 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davacı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalının trafik sigortacısı olduğu aracın, davacıya ait araca sol yan kısmından tam kusurlu olarak çarpmasıyla oluşan kazada aracın pert olduğunu, Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2015/73 D.İş sayılı dosyasında alınan raporla, tamirin ekonomik olmadığı, sovtaj bedeli düşümünden sonra davacının gerçek zararının 11.000,00 TL. olduğunun saptandığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, 8.000,00 TL. tazminatın dava tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacı aracıyla kazaya karışan aracın trafik sigortacısı olduklarını, sigortalılarının kusuru oranında ve poliçe limiti olan 29.000,00 TL. ile sınırlı olarak davacının gerçek zararından sorumlu olduklarını, yokluklarında yaptırılan tespiti kabul etmediklerini, talebin fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, kararda yazılı gerekçelerle ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulü ile 7.000,00 TL"nin dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, fazla isteğin reddine, davada vekille temsil edilen davacı lehine hesaplanan 1.500,00 TL. vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, tazminata ilişkin bilirkişi raporundaki hesaplamanın hükme esas alınmasında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre; davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazası nedeniyle oluşan araç hasar bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Karar tarihi itibariyle, 2016 yılı için geçerli olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi yürürlükte olup bu tarifenin 13/1. maddesinde "Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için Tarifenin ikinci kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (7 nci maddenin ikinci fıkrası, 9 uncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile 10 uncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir" düzenlemesine yer verilmiştir. Tarifenin ikinci kısmı incelendiğinde ise; Asliye Mahkemeleri"nde takip edilen davalar için maktu ücretin 1.800,00 TL. olarak belirlendiği görülmektedir.
Somut olayda, davacının davada kendisini vekille temsil ettirdiği, kabul edilen dava kısmı üzerinden hesaplanan nisbi vekalet ücretinin maktu vekalet ücretinin altında kalması nedeniyle tarifenin ikinci kısmında belirlenen 1.800,00 TL. vekalet ücretine hükmolunması gerektiği gözetildiğinde; davacı lehine eksik vekalet ücretine hükmolunması doğru olmayıp bozma sebebi ise de; bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden, hükmün 6100 sayılı HMK"nın geçici 3/II. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK’nun 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 6. bendindeki "1.500,00 TL." ibaresinin hükümden çıkartılarak yerine "1.800,00 TL." ibaresinin yazılmasına ve hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 13/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.