8. Hukuk Dairesi 2011/3955 E. , 2012/561 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu iptali, tescil ve yıkım
Davacı-karşı davalı ... ile davalı-karşı davacı ... ile davalı ... aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair Gediz Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 02.02.2011 gün ve 730/87 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili ile davalı-karşı davacı ... vekili taraflarından süresinde istenilmiş olmakla Dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, davalı ... adına tespit ve tescil edilen 101 ada 2793 parsel içerisinde kalan 40 m2 yer ile diğer davalı ... adına tapuda kayıtlı bulunan aynı ada 2794 sayılı parselle birlikte vekil edenine ait yerin bir kısmının davalılar adına tespit ve tescil edildiklerini, adına tapuda kayıtlı bulunan 2792 sayılı parselle birlikte vekil edeni tarafından kullanıldığını açıklayarak davalılara ait parseller içerisinde kalan taşınmaz bölümleri bakımından tapu kayıtlarının iptali ile vekil edeni adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalı ... tarafından davacı sıfatıyla aynı yer Sulh Hukuk Mahkemesinde açılan 2008/822 Esas sayılı dava dosyasının dava dilekçesiyle, davalı ... adına tespit ve tescil edilen 101 ada 2793 sayılı parsel içerisinde ekli krokide kırmızıya taralı yer açısından Ayşe"ye ait tapu kaydının iptali ile adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiş, davacı ... tarafından kendisine karşı açılan davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Davalı ..., davacı ... ve ... tarafından açılan davaların reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, "davacı ..."ın davasının kabulüyle ekli fen bilirkişi raporunda A harfiyle gösterilen kırmızıya taralı 41,03 m2"lik kısım bakımından 101 ada 2793 parselden ifrazı ile aynı yerde davacıya ait 101 ada 2792 sayılı parsele ilave edilmesine, aynı bilirkişi raporunda B harfiyle işaretli yeşile taralı 36,64 m2"lik bölümün 101 ada 2794 parsel sayılı taşınmazdan ifrazı ile davacıya ait 101 ada 2792 parsel sayılı taşınmaza ilave edilmesine, fen bilirkişi raporunun kararın eki sayılmasına, birleştirilen 2008/822 Esas sayılı dosya bakımından davacı ..."in davasının reddine" karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı-davacı ... ile davacı-davalı ... vekilleri tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir.
Dava, kazanmayı sağlayan zilyetlik hukuki sebebine dayalı olarak TMK.nun 713/1 ve 3402 sayılı Kanunun 14.maddesi gereğince açılan mülkiyetin aktarılmasına ilişkin tapu iptali ve tescil davalarıdır.
Davalı-davacı ... vekilinin birleşen davayla ilgili temyiz isteği bakımından yapılan incelemede; keşif tutanağı kapsamı, dinlenen yerel bilirkişi ve tanıkların beyanları, dosya kapsamındaki tüm bilgi ve belgeler ile davacı ..."in Ayşe adına tapuda kayıtlı bulunan 2793 sayılı parselde krokide kırmızıya taralı A harfiyle gösterilen yerin konumu, davacı ve davalıların parsellerin paftadaki durumları gözönünde bulundurulduğunda, davacı ..."in iddiasını kanıtlayamadığı anlaşıldığından Zeynel vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan yerel mahkemenin birleştirilen dosyaya ait hüküm fıkrasının ONANMASINA,
Davacı-davalı ... ile davalı-davacı ... vekillerinin asıl dosya ile ilgili temyiz itirazlarına gelince; kural olarak, tapu iptali ve tescil davalarında iptale karar verilmeden tescile karar verilemez. Mahkeme hüküm fıkralarında sadece "...parsel sayılı taşınmazdan ifrazı ile ... davacıya ait parsele ilave edilmesine..." demek suretiyle hükmünü kurmuştur. Görüldüğü gibi kabul edilen A ve B harfleriyle ilgili taşınmaz bölümleri bakımından tapu kayıtlarının iptaline denilmediği gibi tesciline de denilmemiştir. Doğru, düzgün ve sağlıklı sicil tutulması kamu düzeniyle ilgili olup mahkemece kendiliğinden gözönünde tutulur. Bu şekilde kurulan bir hükmün Tapu Sicil Müdürlüğünde infazı olanaklı değildir. Bu bakımdan kurulan hüküm usul ve kanuna uygun düşmemektedir.
Öte yandan davacı vekili dava dilekçesinde "...kısmın iptaliyle müvekkil lehine tapuya tesciline..." denilmiştir. Yani vekil edenine ait 101 ada 2792 sayılı parsele ilave edilmesi suretiyle vekil edeni adına tapuya kayıt ve tescili isteğinde bulunmamıştır. HUMK.nun 74 (HMK.m.26) maddesi uyarınca hakim tarafların iddia ve savunmalarıyla bağlı olup istek dışına çıkılarak başka birşeye karar veremez. Buna istekle bağlılık ilkesi denilir.
İlke olarak; kabul edilen ve davalı parseller içerisinde A ve B harfleriyle gösterilen taşınmaz bölümlerinin ait oldukları parsellerden ifrazının mümkün olup olmadığı hususunun taşınmazın köyde bulunduğu gözetilerek İl Bayındırlık ve İskan Müdürlüğünden sorulması, ifrazının mümkün olmadığının anlaşılması halinde davacıların kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak dava açtıkları gözetilmek suretiyle 3402 sayılı Kadastro Kanununun 15/2.maddesi gereğince paylı mülkiyet şeklinde iptal ve tescile karar verilmesi düşünülmelidir.
Saptanan bu somut ve hukuki olgular karşısında yukarıda açıklandığı biçimde gerekli araştırma ve inceleme yapıldıktan sonra hüküm kurulması gerekmektedir.
Davacı-davalı ... ve davalı-davacı ... vekillerinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde olduğundan kabulüyle yerel mahkeme hükmünün 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.nun 428.maddesi uyarınca kabulüne karar verilen krokide A ve B harfleriyle gösterilen taşınmaz bölümleri bakımından BOZULMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 18,40 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 2,75 TL"nin temyiz eden davalı-karşı davacıdan alınmasına ve 18,40 TL peşin harcın da istek halinde temyiz eden davacıya iadesine 06.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.