
Esas No: 2021/23777
Karar No: 2022/2116
Karar Tarihi: 14.02.2022
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2021/23777 Esas 2022/2116 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanığın gece vakti diğer sanıklarla birlikte müştekinin kilitli aracını çalması suçundan mahkumiyeti bulunmasına rağmen, sanığın temyiz dilekçelerinde belirtilen eski hale getirme talebinin usulsüzlüğü sebebiyle kararın bozulduğu ve davanın zamanaşımı nedeniyle düşürüldüğü belirtilmiştir. Kararda, 765 sayılı TCK'nın 493/1-son, 522, 102/3. maddeleri ile 5237 sayılı TCK'nın aynı suça uyan 142/1-b, 143, 66/1-d maddelerinin uygulandığı ve dava zamanaşımı hesaplamasının yapıldığı ifade edilmiştir. 765 sayılı TCK'nın 493/1-son maddesindeki hırsızlık suçu için öngörülen cezanın türü ve üst sınırına göre, aynı Kanun'un 102/3. maddesinde belirtilen 10 yıllık dava zamanaşımının, 5237 sayılı Kanun'un 66/1-d maddesine göre belirlenen dava zamanaşımından daha lehe olduğu belirtilmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın 11.12.2019 tarihli temyiz ve eski hale getirme istemli dilekçesi üzerine mahkemece verilen 09.01.2020 tarihli ve 2005/702 E., 2009/457 K. sayılı ek kararın eski hale getirme isteği hakkındaki karar verme yetkisinin, 5271 sayılı CMK'nın 42/1. maddesi uyarınca Yargıtay'ın ilgili dairesine ait olması sebebiyle yok hükmünde olduğu ve sanığın yokluğunda verilen Ümraniye 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 13.04.2009 tarihli ve 2005/702 E., 2009/457 K. sayılı kararının eşi ...’a 06.07.2009 tarihinde tebliğ edilmiş olduğu; ancak sanığın eski hale getirme talebini de içeren temyiz dilekçelerinde ...’ın eşi olmadığını gibi böyle bir kişiyi tanımadığını beyan ettiğinin ve nüfus kayıt örneğinden de bu kişinin sanığın eşi olmadığının anlaşılması karşısında, sanığa yapılan tebliğin usûlsüz olduğu anlaşılmakla, sanığın eski hale getirme ve temyiz istemlerinin kabulüne karar verilerek yapılan incelemede;
Sanığın gece vakti temyiz dışı sanıklar ..., ....ve ... ile birlikte müştekinin kapıları kilitli olarak park edilmiş aracını çalması şeklindeki eylemine uyan 765 sayılı TCK'nin 493/1-son, 522, 102/3. maddeleri ile 5237 sayılı TCK'nın aynı suça uyan 142/1-b, 143, 66/1-d maddelerinin ayrı ayrı ve bir bütün olarak uygulanması sonucu, anılan Kanun'un 7/2, 5252 sayılı Kanun'un 9/3. maddeleri gereğince yapılan değerlendirmede; dava zamanaşımı bakımından, 765 sayılı TCK'nın 493/1-son maddesindeki hırsızlık suçu için öngörülen cezanın türü ve üst sınırına göre, aynı Kanun'un 102/3. maddelerinde belirtilen 10 yıllık dava zamanaşımının, 5237 sayılı Kanun'un 66/1-d maddesine göre belirlenen dava zamanaşımından daha lehe olduğu belirlenmiş ve sanığa yüklenen ve eylemine uyan 765 sayılı TCK'nın 493/1-son maddesindeki hırsızlık suçu için öngörülen cezanın türü ve üst sınırına göre, aynı Kanun'un 102/3. maddesinde belirtilen 10 yıllık dava zamanaşımının, 13.04.2009 olan karar tarihi ile inceleme tarihi arasında gerçekleşmiş olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan, 1412 sayılı CMUK'nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık hakkında açılan kamu davasının, 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddesi gereğince zamanaşımı nedeniyle DÜŞÜRÜLMESİNE, 14.02.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.