8. Hukuk Dairesi 2019/6006 E. , 2019/11520 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Ziynet Ve Katılma Alacağı
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
KARAR
Davacı ... vekili, evlilik birliği içinde davalı eşe banka havalesi ile gönderilen paralar, düğünde takılan ziynet eşyaları, araç ve şirket hissesi satışından elden edilen para nedeniyle toplam 26.870,00 TL alacağın tahsilini talep ve dava etmiş, 25.05.2009 tarihli dilekçe ile, ziynet eşyalarının 70 gr 6 adet 24 ayar bilezik ve 3 adet çeyrek altın olmak üzere toplam 3.595,00 TL olduğunu açıklamış, 04.03.2010 tarihli dilekçe ile de her bir kalem için alacak miktarını ayrı ayrı belirterek alacağının toplam 33.703,00 TL olduğunu bildirmiştir.
Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulü ile 26.970,00 TL alacağın dava tarihinden geçerli yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Hakim, tarafların talep sonucu ile bağlı olup, kararında taleplerin herbiri hakkında verilen hükmü göstermesi gerekir (HMK mad. 26; 297/2).
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde davacı taraf, dava dilekçesi ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 26.870,00 TL harca esas değer gösterilmek suretiyle dilekçede belirtilen davalı eşe banka havalesi ile gönderilen paralar, düğünde takılan ziynet eşyaları, araç ve şirket hissesi satışından elden edilen para nedeniyle alacağın tahsiline karar verilmesini istemiştir. Dava dilekçesinde davacının alacak talebinin hangi kalem için ne kadar olduğu açıklanmamış, 04.03.2010 tarihli dilekçe ile talebinin hangi kalem için ne kadar olduğu açıklanmış, ancak Mahkemece düğünde takıların davalı tarafından alındığı, evlilik birliği içinde davalı adına edinilen aracın ve şirket hisselerinin devir edildiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de hangi kalem için ne kadar alacağın kabul edildiği hükümden anlaşılamamaktadır
6100 sayılı HMK"nin 297/2 maddesine göre, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi, infaza elverişli biçimde hüküm kurulması zorunludur. Mahkemece hangi alacak kalemi için ne miktar talebin kabul edildiğinin açıkça yazılarak karar verilmesi gerekirken, açık ve anlaşılır olmayacak şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olduğundan kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Davalı vekilinin temyiz itirazları yukarıda açıklanan sebeplerle yerinde görüldüğünden kabulü ile 6100 sayılı HMK"nin Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, HUMK"un 440/I. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 18.12.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.