Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2016/21039 Esas 2018/2874 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/21039
Karar No: 2018/2874
Karar Tarihi: 26.02.2018

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2016/21039 Esas 2018/2874 Karar Sayılı İlamı

5. Hukuk Dairesi         2016/21039 E.  ,  2018/2874 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

    - K A R A R –
    Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Alınan rapor ve yapılan inceleme hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki;
    1-Dava konusu taşınmazın maden ruhsatı ve ruhsat işletme iznine ilişkin belgeleri getirtilip, tarafsız maden ve jeoloji mühendisi bilirkişilerin de bulunduğu bilirkişi kurulu eşliğinde mahallinde yeniden keşif yapılarak dava konusu taşınmazın maden işletme ruhsat ve izni verilen yer içerisinde kalıp kalmadığı hususu fen bilirkişisinin krokili raporunda işaretlettirilmek suretiyle tespit edildikten sonra, dava tarihi itibariyle maden ruhsatı ve işletme izni verilen bölüm içindeyse, resmi kurumlardan (Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü, vs.) maden işletmesine ilişkin resmi veriler de getirtilip, denetime elverişli rapor alınarak, sonucuna göre karar verilmesi ve taşınmaza maden gelirine göre değer biçilmesi gerektiği düşünülmeden, eksik inceleme sonucu karar verilmesi,
    2-Dava konusu taşınmaz kapama fındık bahçesi olduğuna göre fındıklık değerinden dava konusu taşınmazın arazi değerinin düşülerek bulunacak ağaç değerine de hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
    3-Dava konusu taşınmaz için tespit edilen bedelden, acele el koyma kararı ile tespit edilen bedelin mahsubundan sonra kalan fark bedele faiz uygulanması gerekirken, tüm bedele uygulanması,
    Doğru görülmemiştir.
    Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 26/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.