Esas No: 2021/8217
Karar No: 2022/1802
Karar Tarihi: 08.02.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/8217 Esas 2022/1802 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2021/8217 E. , 2022/1802 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki sigorta tahkim davası hakkında Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından başvurunun kabulü kararına davalı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyetinin itirazın reddine dair verilen kararının süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü;
K A R A R
Davacı vekili; 27/05/2014 tarihinde meydana gelen kaza sonucu davacının yaralandığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik toplam 9.000,00 TL tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, talep miktarını 44.008,97 TL olarak artırmıştır.
Davalı vekili, talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince, davacının talebinin kabulü ile 44.008,97 TL'nin 02/08/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş; Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararına karşı davalı vekilince itiraz edilmesi üzerine itirazın reddine karar verilmiş; İtiraz Hakem Heyeti kararı, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, İtiraz Hakem Heyeti kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazası nedeni ile cismani zarara dayalı maddi tazminat istemine ilişkindir.
Hatır taşımaları bir menfaat karşılığı olmadığı cihetle, bu gibi taşımalarda 818 sayılı BK’nin 43. (6098 sayılı TBK’nin 51.) maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse Yargıtay İçtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır.
Hakim tazminattan mutlaka indirim yapmak zorunda değilse de, bunun dahi gerekçesini kararında tartışması ve nedenlerini göstermesi gerekir.
Somut olayda, davacı yolcu konumundadır. Dosya kapsamında davacının araçta niçin yolculuk ettiğine dair bilgi bulunmamaktadır. Kazaya ilişkin soruşturma dosyası ve ifadeler getirtilerek somut olayda hatır taşıması bulunup bulunmadığı hususunun değerlendirilmesi gerektiğinden hükmün bozulması gerekmiştir.
3-Davaya konu kaza ve dava tarihi itibariyle yürürlükte olan 5510 sayılı Kanun'un 21. maddesinin 4. fıkrasında "iş kazası, meslek hastalığı ve hastalık, üçüncü bir kişinin kusuru nedeniyle meydana gelmişse, sigortalıya ve hak sahiplerine yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değerinin yarısı, zarara sebep olan üçüncü kişilere ve şayet kusuru varsa bunları çalıştıranlara rücu edilir" düzenlemesine yer verilmiştir.
Somut olayda, davacı yolcu konumundadır. Dosya kapsamında davacının araçta niçin yolculuk ettiğine dair bilgi bulunmamaktadır. Kazaya ilişkin soruşturma dosyası ve ifadeler getirtilerek kazanın iş kazası olduğunun anlaşılması halinde SGK Başkanlığınca rücuya tabi ödeme yapılıp yapılmadığı araştırılarak ödeme yapılmışsa rücuya tabi ilk peşin sermaye değerinin 5510 sayılı Kanun'un 21. maddesi hükmü gereği tazminattan düşülmesi suretiyle davacı tarafın talep edebileceği tazminat miktarının belirlenmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde karar verilmesi isabetli olmamıştır. Kararın bu nedenle bozulması gerekir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2)ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 08/02/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.