Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/10934
Karar No: 2016/4602
Karar Tarihi: 31.03.2016

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/10934 Esas 2016/4602 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2015/10934 E.  ,  2016/4602 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi

    Asıl dava, zorunlu sigortalılık bildiriminin geçersiz sayılarak yaşlılık aylığının iptali yönündeki Kurum işleminin iptali ile aylığın yeniden bağlanması, birleşen dava ise yersiz ödenen aylıkların istirdadı istemine ilişkindir.
    Mahkemece, asıl davanın kabulü ile birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmün Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    12.10.1988-15.08.2005 tarihleri arasında 6063 gün 1479 sayılı Kanuna tabi hizmeti ile, 1979-2009 tarihleri arasındaki 1938 gün 506 sayılı Kanun kapsamında hizmeti bulunan davacının toplamda 8081 gün hizmetinin bulunduğu, son 1260 günlük hizmetin (1267 gün) 506 sayılı Kanun kapsamında (5510 sayılı Kanunun 4/1-a) geçtiği dikkate alınarak 01.10.2009 tarihinden itibaren 5510 sayılı Kanunun 4/1-a maddesi kapsamında yaşlılık aylığı bağlanan sigortalının, Kurumca yapılan denetim ve araştırma sonrasında, dava dışı işverene ait .......... sicil numaralı işyerinden 26.08.2008 – 31.10.2008 döneminde tam gün üzerinden eksiksiz gerçekleştirilen 66 günlük sigortalılık bildiriminin fiili çalışmaya dayanmadığı gerekçesiyle geçersiz sayılıp giderek, tahsis koşullarını da yitirdiğinden aylığının iptal edildiği anlaşılmaktadır.
    Davanın yasal dayanaklarından olan 506 sayılı Kanunun 2. maddesinde, bir hizmet akdine dayanarak bir veya birkaç işveren tarafından çalıştırılanların bu Kanuna göre sigortalı sayılacağı belirtilmiş, 5510 sayılı Kanunun 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 4/1-(a) maddesinde benzer düzenleme yapılmış olmakla zorunlu sigortalılık niteliği, işveren ile çalışan arasında hizmet akdi (iş sözleşmesi) ilişkisinin kurulması ve çalışmaya/çalıştırılmaya başlanması ile kazanılmakta, yazılı olarak düzenlenen veya sözlü olarak kararlaştırılan akitle birlikte, sigortalılığın oluşumu yönünden eylemli (fiili = gerçek) çalışma olgusunun varlığı da gerekmektedir. Diğer taraftan anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin davalar kamu düzeni ile ilgili olduğundan özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip gerek görüldüğünde kendiliğinden araştırma yapılarak delil toplanabileceği açıktır.
    Yukarıdaki yasal düzenleme ve açıklamalar ışığında yapılan değerlendirmede, uyuşmazlık konusu aylıkların yersizliğinin saptanabilmesi, 506 sayılı Kanun/5510 sayılı Kanunun 4/1-(a) maddesi kapsamında gerçekleştirilen zorunlu sigortalılık bildiriminin fiili çalışmaya dayanmadığının ortaya konulmasını gerektirmekte olup, Kurum tespit ve bulgularının aksinin, aynı derecede somut, inandırıcı, gerçeklere dayalı delillerle kanıtlanması gereği bulunmakla, 30.11.2010 tarihli Sosyal Güvenlik Kontrol Memurluğu Raporu’nda yer alan saptamalar, Kurumca gerçekleştirilen yerel denetimde işyeri faaliyetinin bulunmadığının belirlenmiş olması, 28.08.2013 tarihli araştırma tutanağı, özellikle, benzer konumda olan sigortalı S.Türeli tarafından açılan aynı istemli davada ............. İş Mahkemesince verilen 01.07.2013 gün ve 55/364 sayılı red kararının Yargıtay 21. Hukuk Dairesince 19.02.2015 tarih ve 1259/2784 numaralı ilamla, sigortalı H.Kurt tarafından açılan aynı istemli davada ise Manisa 1. İş Mahkemesince verilen 15.04.2014 gün ve 25/300 sayılı red kararının Dairemizce 31.03.2015 tarih ve 12820/6034 numaralı ilamla onanarak kesinleşmiş bulunmaları ve tüm dosya içeriği karşısında, çekişme konusu dönemde fiili çalışmanın gerçekleşmediği belirgindir.
    Bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin, mahkemece yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 31.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi