10. Hukuk Dairesi 2020/3542 E. , 2021/3146 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
...
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı taraf vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.
İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM
Davacı, 02.03.2001-21.11.2013 tarihleri arasında kesintisiz ve tam gün asgari ücretin üstünde bir ücret ile çalıştığının tespitini talep ve dava etmiştir.
II-CEVAP
Davalılar, davacının talebini kabul etmeyerek, davanın reddini savunmuştur.
III-MAHKEME KARARI
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davacının 01.04.2003-03.04.2003 ve 23.10.2007-18.12.2008 tarihleri arasındaki dönemde hizmet akdine tabi olarak davalı şirket nezdinde asgari ücretle olarak çalıştığının tespitine, artan süre için talebin reddine, karar verilmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI:
Özetle; İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen hükmün hukuka ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Taraf vekilleri kararın bozulmasını istemiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
1-)Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalılar vekillerinin tüm, davacı vekilinin aşağıda belirtilen itirazları dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-)Uyuşmazlığın çözümünde davanın yasal dayanağını (mülga) 506 sayılı Kanunun 79/10. maddesi oluşturur. Anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkin olduğundan, özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde re’sen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
Eldeki davada, davacının 01.11.1998-01.03.2001 ve 01.02.2003-31.03.2003 tarihleri arasında ...Kargo Nak. Ltd. Şti.’nden bildirimlerinin bulunduğu, 01.02.2003 tarihli işe giriş bildirgesinde anılan şirkete ait adres ile davalı şirket adresinin ve ortaklardan bir kısmının da aynı olduğu, talep konusu dönemde davalı şirketin kapsamda olduğu, tanıkların davacının çalışmasının geçtiği işyerinin aynı olduğunu, isminin önce ... Şirketi olup, sonra ... Nak. Ltd. Şti. olarak değiştiğini beyan etmeleri karşısında şirketler arasında organik bağ bulunduğu kabul edilerek 02.03.2001-31.01.2003 dönemi yönünden de talebin kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilerek, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak, İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının, HMK"nın 373/1. maddesi gereğince kaldırılarak, temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının davalılardan ... Nakliyat ve Ticaret Limited Şirketinden alınmasına, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine ve kararın bir örneğinin ilgili Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 11.03.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.