4. Hukuk Dairesi 2020/1103 E. , 2020/1734 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davalılar ... ve ... tarafından yapılan bireysel başvuru sonucu Anayasa Mahkemesinin 18/07/2019 gün ve 2016/14942 başvuru nolu ifade ve basın özgürlüklerinin ihlal edildiğine ilişkin iddianın kabul edilebilir olduğuna, Anayasa"nın 26. ve 28. maddelerinde güvence altına alınan ifade ve basın özgürlüklerinin ihlalinin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmak üzere ... 8. Asliye Hukuk Mahkemesine (E.2012/51 E-2014/679 K) gönderilmesine ilişkin kararı üzerine, ... ve ... vekili Avukat ... tarafından verilen 27/09/2019 havale tarihli dilekçe ile yargılamanın yenilenmesinin istenmesi sonucu, mahkemece yapılan yargılama sonunda; sübut bulmayan davacı tarafın davasının reddine dair verilen 11/11/2019 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazınlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2- Davacının diğer temyiz itirazlarına gelince;
Davalılar ... ve ..., basın yayın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle açılmış olan manevi tazminat davasına ilişkin yargılamanın yenilenmesini talep etmiştir. Mahkemece sübut bulmayan davacı tarafın davasının reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya kapsamından, davacı ...’ın davalılar ... ve diğerleri aleyhine basın yayın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat davası açtığı, ... 8. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 12/12/2014 günlü 2012/51 Esas ve 2014/679 Karar sayılı ilamı ile davanın kısmen kabulüne karar verildiği, hükmün davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edildiği, yerel mahkeme ilamının Dairemizin 09/06/2016 gün, 2015/7999 Esas ve 2016/7662 Karar sayılı ilamı ile onandığı, taraflarca süresi içerisinde karar düzeltme yoluna başvurulmadığından hükmün 08/09/2016 tarihinde kesinleştiği, davalılar Mehmet ... ve ... tarafından Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru yapıldığı, Anayasa Mahkemesi’nin 18/07/2019 gün
ve 2016/14942 başvuru nolu kararı ile ifade ve basın özgürlüklerinin ihlal edildiğine ilişkin iddianın kabul edilebilir olduğuna, Anayasa’nın 26. ve 28. maddelerinde güvence altına alınan ifade ve basın özgürlüklerinin ihlal edildiğine, kararın bir örneğinin ifade ve basın özgürlüklerinin ihlalinin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmak üzere ... 8. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine hükmedildiği, bunun üzerine anılan davalılar vekili tarafından yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunulduğu, akabinde yerel mahkeme tarafından sübut bulmayan davacı tarafın davasının reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
6216 Sayılı Anayasa Mahkemesi’nin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un 50.maddesinin 1. fıkrasında “Esas inceleme sonunda, başvurucunun hakkının ihlal edildiğine ya da edilmediğine karar verilir. İhlal kararı verilmesi hâlinde ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için yapılması gerekenlere hükmedilir. Ancak yerindelik denetimi yapılamaz, idari eylem ve işlem niteliğinde karar verilemez.” hükmü yer almakta olup, bu kapsamda kararı veren mahkeme tarafından yapılması gereken iş, öncelikle ihlale yol açan mahkeme kararının ortadan kaldırılması ve ihlal sonucuna uygun yeni bir karar verilmesinden ibarettir.
Yerel mahkeme tarafından Dairemiz onama kararı ile kesinleşmiş bulunan ilamın ortadan kaldırılmasına karar verilmeksizin ihlal sonucuna uygun yeni bir karar verilmesi kapsamında, sübut bulmayan davacı tarafın davasının reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekirse de belirlenen bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden Hukuk Usulü Muhakemeleri Yasası"nın 438/7 maddesi gereğince kararın düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) sayılı bentte gösterilen nedenle hüküm fıkrasının 1. bendinde “Subut bulmayan davacı tarafın davasının reddine” sözcük dizisinden önce gelmek üzere “Mahkememizin 12/12/2014 günlü 2012/51 Esas ve 2014/679 Karar sayılı ilamının ortadan kaldırılmasına” sözcük dizisinin yazılmasına; davacının diğer temyiz itirazlarının ilk bentteki nedenlerle reddiyle kararın düzeltilmiş bu biçiminin ONANMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 09/06/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.