Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/8172
Karar No: 2022/1849
Karar Tarihi: 08.02.2022

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/8172 Esas 2022/1849 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2021/8172 E.  ,  2022/1849 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine, Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından davanın kabulüne ve İtiraz Hakem Heyeti tarafından davalı vekilinin itirazının kabulü ile davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın davacı vekili ile davalı vekili tarafından süresi içinde temyizi istenilmekle, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü:
    K A R A R
    Davacı vekili; davalının trafik sigortacısı olduğu aracın yaptığı kaza sonucunda karşı araçta yolcu olarak bulunan davacının murisinin vefat ettiğini, davacının müteveffanın desteğinden mahrum kaldığını, bu nedenle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 40.500,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; ıslah dilekçesiyle talebini 173.555,72 TL'ye yükseltmiştir.
    Davalı vekili; davanın reddini savunmuştur.
    Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından; davanın kabulü ile 173.555,72 TL destekten yoksun kalma tazminatının (anne ve baba için ayrı ayrı 86.777,86 TL) 27/12/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline dair verilen karara davalı vekili tarafından yapılan itiraz üzerine, İtiraz Hakem Heyeti tarafından, davalı vekilinin itirazının kısmen kabulü ile UHH kararının kaldırılmasına; davanın kısmen kabulüyle anne ve baba için ayrı ayrı 75.013,33 TL destekten yoksun kalma tazminatının 27/12/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, fazla isteğin reddine karar verilmiş; karar, davacı vekili ile davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Dava, trafik kazasından kaynaklanan vefat nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
    Trafik kazasında bedensel zarara uğrayan ve buna dayalı olarak işgücü kaybı tazminatı isteminde bulunan hak sahiplerinin bakiye ömürleri daha önceki yıllarda Fransa'dan alınan 1931 tarihli "PMF" cetvellerine göre saptanmakta ise de; Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı, Hacettepe Üniversitesi Fen Fakültesi Aktüerya Bilimleri Bölümü, BNB Danışmanlık, Marmara Üniversitesi ve Başkent Üniversitesi'nin çalışmalarıyla "TRH
    2010" adı verilen "Ulusal Mortalite Tablosu" hazırlanmıştır. Gerçek zarar hesabı, özü itibariyle varsayımlara dayalı bir hesap olup, gerçeğe en yakın verilerin kullanılması esastır. Bu durumda; Yargıtay Daireleri arasında tazminat hesabında birliğin sağlanması açısından ve yine bu tablonun ülkemize özgü ve güncel verileri içerdiği göz önüne alındığında, Dairemizce de tazminat hesaplamalarında TRH 2010 Tablosu'na göre bakiye ömür sürelerinin belirlenmesinin, güncel verilere ve ülkemiz gerçeklerine daha uygun olacağına karar verilmiştir.
    Diğer yandan; Anayasa Mahkemesi'nin 17/07/2020 tarih- 2019/40-2020/40 sayılı kararı ile; KTK'nun 90. maddesindeki "bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir" bölümündeki "bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda" ibaresinin Anayasa'ya aykırı olduğu gerekçesiyle iptaline karar verilmiştir. Bu nedenle; işgücü kaybı tazminatı hesabında, yeni ... Genel Şartları ekindeki cetvellerin kullanılması mümkün olmadığından ve %1,8 teknik faiz ile devre başı ödemeli belirli süreli rant formülü uygulaması anılan cetvellerle getirildiğinden, artık uygulanması mümkün değildir. Tazminat hesaplamasının, %1,8 teknik faiz uygulanmadan ve Yargıtay uygulamaları ile kabul edilen progresif rant yöntemi kullanılarak yapılması gereklidir.
    Somut olayda; davacının hak kazanabileceği tazminatın hesaplanması için alınan ve İHH tarafından da karara esas kabul edilen 10/08/2018 tarihli aktüer raporunda; TRH 2010 Yaşam Tablosu'na göre ve % 1,8 teknik faiz uygulanarak, işleyecek devre bakımından "devre başı ödemeli belirli süreli rant" yöntemi kullanılarak tazminat hesabı yapıldığı; İHH tarafından, TRH 2010 ve % 1,8 teknik faiz esasıyla hesaplanan destekten yoksun kalma tazminatına göre karar verildiği görülmektedir. Dairemizin içtihatları gereği, hesaplamada TRH 2010 Yaşam Tablosu'nun kullanılması yerinde olmakla birlikte % 1,8 teknik faiz kullanılması doğru olmamıştır.
    Açıklanan nedenlerle; davacı için, TRH 2010 Tablosu'na göre muhtemel bakiye ömür süresinin belirlenmesi, % 1,8 teknik faiz uygulanmadan ve işleyecek devre bakımından "progresif rant" formülü kullanılarak tazminat hesaplamasının yapılması gerektiği dikkate alınmak suretiyle, bilirkişiden ek rapor alınıp oluşacak sonuca göre (UHH tarafından hüküm altına alınan tazminat miktarı için davalı lehine oluşan usuli kazanılmış haklar gözetilerek) karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle, yazılı biçimde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
    3-Kabule göre; ihtiyari dava arkadaşı olan davacıların her birinin destekten yoksun kalma tazminatı talebinde bulunmuş olması, her birinin davasının diğerinden bağımsız olması ve aralarında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunanların usul ekonomisi ilkesi dikkate alınarak birlikte dava açtıkları durumda da esasen birden fazla dava olduğu dikkate alınarak her bir davacı yönünden lehine hükmedilen tazminat miktarına göre ayrı ayrı vekalet ücreti verilmesi, gerekirken yazılı şekilde hükmedilen tazminat toplamı üzerinden tek vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmamıştır.
    4-Davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Kabule göre; İtiraz Hakem Heyetince davacılar lehine hükmedilecek vekalet ücreti için Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmeliğin 16/13 maddesinin uygulanması gerektiği göz önüne alınarak hesaplanan vekalet ücretinin 1/5'i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi, (hesaplanan miktar maktu vekalet ücretin altında kaldığı takdirde AAÜT'nin 17. maddesi gereğince karar yılındaki maktu vekalet ücretine hükmedilmesi) gerekirken
    yazılı şekilde tam nispi vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenle de davalı ... şirketi lehine bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davacı vekilinin, (4) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalıya geri verilmesine 08/02/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi